Examples of using "تعرفون" in a sentence and their turkish translations:
bunun nasıl yapıldığını bilebilir ya da bilmeyebilirsiniz
ama gerçekliği biliyorsunuz...
Bu hissi bilir misiniz?
sizlere niçin ve nasıl tarım endüstrisinde
çünkü hepiniz bu şarkıyı ve sözlerini biliyorsunuz.
Bu salonun yaş ortalaması yeter herhâlde.
Bu his tanıdık geldi mi?
Biliyorsunuz ya da bilmek zorunda değilsiniz ben,
Ulusumuzun kurucularının köleliğe olan desteğine
O kitabında, Behçet Kemal Çağlar’ı bilirsiniz.
İşte o bildiğiniz ve unutamadığınız; Bayhanlar, Firdevsler hepsini
ve cevabı bilsen de bilmesen de
Hepimizin düştüğü bir mantık hatası var,
Ama okumak için birçok şeye erişimim var,
mesleki ve sosyal birlik nedir biliyor musunuz?
– bilirsiniz o sitede çok var – onları alıp sınıfa getiriyorlardı.
Ne derler bilirsiniz, birinin çöpü başkasının hazinesidir.
ve "babaları" diyorum çünkü yüzleşmemiz gerek, hepsi erkekti --
MP: Biliyor musunuz, bu hafta Simone'a diyordum ki
Emin olduğum kadarıyla şarkı söylemediğimizin farkındasınızdır.
bu kadar, 25 yıldır televizyonculuk yapıyorum,
O zamanlar biliyorsunuz şarkı yarışmaları Türkiye'de yeniydi.
Ve de Y jenerasyonu -- ''herkes bir kurdele alır'' jenerasyonu --
ve tabii biliyorsunuz bu süreçte seçim kampanyalarında mitingler gerçekleşiyor
Nuh'un gemisini biliyor musunuz?