Examples of using "بالبقاء" in a sentence and their turkish translations:
Bu şekilde hikâyeler hep hayatta kaldı ve hayatta kalmaya da devam edecek.
Siparişleriniz bir sonraki duyuruya kadar burada kalacak.
Her birkaç dakikada önemli bir hayatta kalma seçimi yapmanız gerekecek.
Bu Rus astronot 769 gün MIR uzay istasyonunda kalarak kırmıştır