Examples of using "الكيميائية" in a sentence and their turkish translations:
Üstelik kimyasal silahla.
daha kompleks değişimlere uğramaya hazır,
toprak mineral yığınlarının içinde
ve kimyasal değişimler, kısa süreli hafızayı destekleyecektir.
ve altın da kimyasallara tutunup kayalardan ayrılırdı.
arkadan gelen karıncalar bu kimyasal izleri takip ederek ilerliyorlar
O, kimyasalları kullanan bir mikrop -- "kemo"
Bu mikroplar ve etraflarında meydana gelen kimyasal işlemler
Kimyasal enerjinin yaklaşık yarısı elektriğe,
Bunu kimyasallarla doldurup tüm kayaları bunun içine atarlardı