Translation of "الثمن" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "الثمن" in a sentence and their turkish translations:

الثمن مرتفع.

Fiyat yüksek.

ومن يدفع الثمن؟

Peki bedelini kim öder?

الأقحوان باهظ الثمن.

Krizantemler pahalı.

اللحم غالي الثمن.

Et pahalı.

اللحم باهظ الثمن.

Et pahalı.

وهذا الثمن يُسمى الكفالة.

Bu bedele kefalet deniyor.

تبدو تلك البدلة غالية الثمن.

O takım pahalı görünüyor.

أن من يدفع الثمن هم أطفالنا.

Bedel ödeyen bizim çocuklarımız.

لكن أحدهم يجب أن يدفع الثمن.

fakat birilerinin bedelini ödemesi gerek.

توم عادةً يشتري ملابس باهظة الثمن.

Tom genellikle pahalı giysiler alır.

وهذا الثمن نضيفه إلى حسابها على الإنترنت.

Bunu, onun için online bir hesaba transfer ediyoruz.

- كان رخيصاً جداً.
- كانت رخيصة الثمن جداً.

Gerçekten ucuzdu.

من باستطاعته اقتناء مثل هذه السيارة الباهظة الثمن

Böyle pahalı bir eve kimin gücü yeter?