Examples of using "الأدغال" in a sentence and their turkish translations:
Gizemli yağmur ormanlarından...
...yağmur ormanlarını yepyeni bir gözle görebiliyoruz.
Geceleri... ...ormanın ağaç örtüsü fantastik yaratıklarla canlanır.
Dünya'nın yağmur ormanlarında güneşin batmasıyla değişim tetiklenir.
Hiçbir kurtçuk bu sondadan kaçamaz. Yağmur ormanını geceleyin böcekler basar.
Ama sıcak yağmur ormanı geceleri sayesinde karanlıkta da iş görebiliyor.
Bu mağarayı sığınak olarak seçmeniz çok iyi oldu. Orman geceleri daha da canlanıyor.
Sadece birkaç haftalık bir bebek bu. Ağaçların arasından duyduğu sesler sonunda gözünde somutlaşıyor.
Fakat yağmur ormanının gece gürültüsünde iletişim kurmak zor. Kolugo'nun buna çözümü daha çok yeni keşfedildi.