Examples of using "إجتماع" in a sentence and their turkish translations:
Tom bir buluşma düzenlemek istiyor.
Bir erkek iş görüşmesine gideceği zaman
Her zamanki gibi, Mike, bu öğleden sonra toplantı için geç kalmıştı.
Alelacele toplanan savaş konseyi yüksek rütbeli yetkililerin söylediğine görede çok acımasız bir hareketti.