Translation of "Sıkıştı" in Spanish

Fermuar sıkıştı.

La cremallera está atascada.

Fermuarım sıkıştı.

- Mi cierre se atoró.
- Se me atoró el cierre.

Anadolu levhası sıkıştı

Placa de Anatolia atascada

Uçurtma ağaçta sıkıştı.

El volantín se quedó atrapado en el árbol.

O, kendi teorisi ile sıkıştı.

Él se ciñe a su propia teoría.

- Tom sıkıştı.
- Tom tıkılı kaldı.

Tom se atascó.

- Tom bir kaya ve sert bir yer arasına sıkıştı.
- Tom bir kaya ve sert bir yerin arasında sıkıştı.

Tom está entre la espada y la pared.

Evet, oradaki küçük yarığa sıkıştı. Pekâlâ, bunu bağlayalım. İşte.

Sí, se atoró en una pequeña grieta. Bien, atemos esto, y listo.

Yazıcının içinde bir kağıt parçası sıkıştı ve artık çalışmıyor.

Se atascó un papel dentro de la impresora, y ahora no funciona.