Translation of "Arasında" in Chinese

0.012 sec.

Examples of using "Arasında" in a sentence and their chinese translations:

Tom tavan arasında.

湯姆在閣樓裡。

Toz tavan arasında birikmişti.

阁楼上积了灰。

Tom yabancılar arasında huzursuz.

周围全是陌生人,这让汤姆感到很不自在。

Tavan arasında ne yapıyordun?

你在阁楼上做了什么?

Onlar arasında bağlantı yok.

两者没有关联。

Çocukların arasında çok rahatsızım.

我被小孩围着非常不舒服。

Tenis öğrenciler arasında çok popülerdir.

网球在学生中非常流行。

O, öğrenciler arasında çok popülerdir.

她在学生中很受欢迎。

O ,iş arkadaşları arasında popülerdir.

他在他的同事之中受到歡迎。

Paul eli saçının arasında koştu.

保羅用手從頭髮間梳過。

Tom ve John arasında oturdum.

我坐在汤姆和约翰中间。

Satırlar arasında bir boşluk bırak.

行與行之間要留一個空間。

Ofislerimiz arasında bir kapımız var.

我們的辦公室之間有扇門。

Bu elmaları üçünüz arasında paylaşın.

- 你們分了這三個蘋果吧。
- 这些苹果你们三个人分。

Bu kitap öğrenciler arasında popüler.

這本書受到學生的歡迎。

İki resim arasında ince farklar var.

这两张图片之间有细致的差异。

Trenler arasında uzun bir bekleme var.

在火车的间隔中有漫长的等待。

O, hayatını fakirlerin arasında çalışmaya adadı.

她一生致力于为穷人工作。

Onlar kalabalığın arasında kendilerine yol açtılar.

他們從人群中擠過去了。

O, Mary ve Tom'un arasında oturuyordu.

他坐在瑪麗和湯姆之間。

Onlar erkek çocukları arasında çok popüler.

它們很受男孩的歡迎。

Betty White, Amerikalılar arasında çok popülerdir.

Betty White 很受美國人歡迎。

Sen ve Tom arasında ne oldu?

你和汤姆之间发生了什么?

İkisinin arasında dikkate değer farklılıklar var.

两者之间有显著的差别。

Ren, Fransa ve Almanya arasında akar.

萊茵河流經法國和德國國界。

Bu film gençler arasında çok popüler.

這部電影在年輕人之間很流行。

Çay ve kahve arasında seçim yapabilirim.

我可以在茶和咖啡之间做个选择。

Ren nehri Fransa ve Almanya arasında akar.

萊茵河流經法國和德國國界。

Bob tüm sınıf arkadaşları arasında popüler idi.

鮑勃很受他所有同學們的歡迎。

O şarkıcı genç insanlar arasında çok popüler.

那位歌手十分受年青人歡迎。

Lütfen yedi ile sekiz arasında beni arayın.

- 请在7、8点之间打给我。
- 请在7点到8点钟之间打电话给我。

İkisi arasında sadece marjinal bir fark var.

兩者之間只有很小的差別。

O oğlanlar arasında en uzun boylu olanıydı.

他算是男孩子中最高的了。

Arz ve talep arasında yakın ilişki vardır.

供應和需求之間的關係十分密切。

Dünyadaki en büyük bilim insanları arasında sayılıyor.

他是世界上最伟大的科学家之一。

O iyi ve kötü arasında ayrım yapamaz.

他無法分辨好壞。

Nagoya Tokyo ve Osaka arasında yer almaktadır.

名古屋在東京和大阪之間。

- O, ormanda yolunu kaybetti.
- Ağaçların arasında yolunu kaybetti.

他在森林中迷了路。

Ken ile Tom'un arasında, kim kimden hızlı koşuyor?

肯和托尼谁跑得更快?

Hindistan ve Pakistan arasında ki Keşmir gerginliği ateşleniyor.

印巴克什米尔地区紧张局势加剧

O ve babası arasında bir tartışma patlak verdi.

她和她父亲的争吵爆发了。

Rüyalar ve gerçeklik arasında seçim yapmak bazen zordur.

梦想和现实有时真的很难取舍。

Kahvaltı saat 7 ile 9 arasında servis edilmektedir.

早餐时间在七点到九点。

Senin düşüncenle onunki arasında bir farklılık var mı?

你的想法和她的想法有甚麼不同嗎?

Sidney ve Boston arasında doğrudan uçuş var mı?

请问波士顿和悉尼之间有直飞航班吗?

İkisinin arasında oldukça güçlü bir anlaşmazlık olduğu açıktır.

很明顯的是這兩者之間有很強烈的分歧。

Çalışmak ya da üniversiteye gitmek arasında karar veremiyorum.

她在找工作和读大学之前无法取舍。

O zaman, Tom, Mary ve John arasında oturuyordu.

在那个时候,汤姆正坐在玛丽和约翰中间。

Onun ilk çalışması insanlar arasında büyük popülerlik kazandı.

他的处女作受到了大家的极大欢迎。

"Anne, bir bisküvi olabilir miyim?" "Hayır, öğünler arasında yememelisin."

"妈妈,我能吃一块饼干吗?" "不行,不该在3餐间吃。"

"Biriyle" ve "birine" konuşmak arasında önemli bir fark vardır.

"和某人交談" 和"對誰說話" 之間有很重要的不同之處。

İsviçre Fransa, İtalya, Avusturya ve Almanya arasında yer almaktadır.

瑞士位于法国、意大利、奥地利和德国之间。

Beşimizin arasında, en fazla dil konuşabilen kişi kesinlikle odur.

- 我们五个之中,肯定是他说的语言最多。
- 我們五個人當中,他一定是那個會說最多種語言的人。

- Teoride, teori ve pratik arasında hiçbir fark yoktur. Fakat pratikte var.
- Teoride, teori ve uygulama arasında farklılık yok. Ama uygulamada var.

理论上说,理论和实践没有区别。但实践上说,是有的。

Tom ilk kez sahneye çıkar çıkmaz gençler arasında popüler oldu.

汤姆第一次上电视后就广受青少年的欢迎。

Olası yan etkiler arasında bulanık görme ve nefes darlığı bulunmaktadır.

可能會引起視力模糊、呼吸急促等副作用。

Mrs. Bruce İngiltere ile Japonya arasında uçan ilk kadın pilottu.

布魯斯夫人是英國和日本之間航線的第一位女性飛行員。

Kan grubu ve kişilik arasında bir ilişki bilimsel olarak kanıtlanmamıştır.

科学上,血型和性格的关联性没有被证明。

Kişilik ve kan grubu arasında bir bağlantı bilimsel olarak kanıtlanmadı.

科学上,血型和性格的关联性没有被证明。

- Yakında geri döneceğim.
- Kaşla göz arasında geri döneceğim.
- Hemen geri döneceğim.

我马上回来。

İkiniz arasında bir şey oldu mu? Neden son zamanlarda sizi almaya gelmiyor?

你们俩之间是不是出现了什么问题?他怎么最近都不来接你了?

Birçok insan kedilerin neden Çin burcundaki on iki hayvan arasında görünmediğini soruyor.

很多人都會問,為什麼生肖的十二種動物裡沒有貓呢?

Şimdi bile, soğuk savaştan yıllar sonra, Almanlar ve Ruslar arasında özellikle Sovyetler Birliği tarafından işgal edilen bölgelerde, hala çok öfke var.

就是冷战几十年后的今天,德国人和俄罗斯人之间还有很多伤痛,尤其是在那些被苏联占领的地区。

- Dikkat! Muayene odası elli ikinci kattadır, yirmi dört ve yirmi altıncı muayenehaneler arasında.
- Dikkat! Muayenehane odası elli ikinci katta, yirmi dört ve yirmi altıncı odaların arasındadır.

50号诊室在三层, 就在24号诊室和26号诊室的中间。