Translation of "Duymaktan" in Spanish

Onu duymaktan usandım.

Estoy cansada de oír eso.

Herkes bu hikayeyi duymaktan usandı.

Todo el mundo está cansado de oír esa historia.

O, onu duymaktan mutlu olurdu.

Él estaría contento de escuchar eso.

Onun bekar olduğunu duymaktan dolayı mutluyum.

Me alegra oír que ella sea soltera.

Duymaktan yorulduğun bir bahane var mı?

¿Hay alguna excusa que te hayas cansado de oír?

Gittiğim her yerde Noel müziklerini duymaktan bıkıyorum.

Me estoy empezando a cansar de oír música navideña por donde quiera que voy.

Kız kardeşinin ameliyatından sonra tehlikede olmadığını duymaktan memnuniyet duyuyorum.

Me complace saber que tu hermana está fuera de peligro tras la operación.

- Onun bekar olduğunu duymaktan dolayı mutluyum.
- Onun bekar olduğunu duyduğuma sevindim.

Me alegra oír que ella sea soltera.

- Onun gerçeğe dönük alerjisi var.
- Onun gerçeğe alerjisi var.
- O, gerçekleri duymaktan korkar.

Él es alérgico a la verdad.