Translation of "Olurdu" in Spanish

0.012 sec.

Examples of using "Olurdu" in a sentence and their spanish translations:

Ne olurdu?

¿Qué pasaría?

Haksızlık olurdu.

Eso sería injusto.

Romantik olurdu.

Sería romántico.

Mükemmel olurdu.

Sería perfecto.

O zor olurdu.

Eso sería difícil.

Bu iyi olurdu.

Eso estaría bueno.

Evlenmek hoş olurdu.

Sería agradable casarse.

O harika olurdu.

Eso sería genial.

Bu eğlenceli olurdu.

Sería divertido.

Bu ırkçı olurdu.

Eso sería racista.

Bu komik olurdu.

Eso sería divertido.

İçi boş olurdu.

Estaría vacío.

Değerlerden yoksun olurdu.

Carecerían de valores.

O başarılı olurdu.

Él habría tenido éxito.

O olağanüstü olurdu.

Eso sería excelente.

Bulacağınız açıklama şöyle olurdu:

recibirán una explicación que dice algo así:

Bir anda yok olurdu.

Desaparecerá en un instante.

Düşüncelerini bilmek nasıl olurdu?

¿Y si hubiera podido?

Aynı derecede alakasız olurdu.

sería igualmente irrelevante.

Cevabınız şu olurdu herhalde

Supongo que tu respuesta sería esta

Göremediğiniz çok şey olurdu

como a personas o cordilleras.

Bu bir hata olurdu.

Esto sería un error.

Oraya gitmeseydin iyi olurdu.

Mas te valdría no haber ido allí.

Dünya kadınsız ne olurdu?

¿Qué sería del mundo sin las mujeres?

Bu bir felaket olurdu.

Sería un desastre.

Elektriksiz hayat nasıl olurdu?

¿Cómo sería la vida sin electricidad?

O burada huzurlu olurdu.

Aquí solía ser tranquilo.

Tom neden öfkeli olurdu?

¿Por qué se enojaría Tom?

Evet demek aptalca olurdu.

Sería estúpido decir que sí.

Tom gelseydi ne olurdu?

¿Qué habría ocurrido si Tom hubiese venido?

Tepe karla kaplı olurdu.

La colina estaba cubierta de nieve.

Ve hepsi tamamen farklı olurdu,

Todos eran completamente diferentes,

Kitaplar olmasa hayat sıkıcı olurdu.

La vida sería aburrida de no ser por los libros.

Yazı dağlarda geçirmek güzel olurdu.

Sería bueno pasar el verano en las montañas.

Bir parti vermek hoş olurdu.

Sería bueno tener una fiesta.

Umut olmadan hayat ne olurdu?

¿Qué sería la vida sin esperanza?

Eğer şarkı söyleyebilseydin harika olurdu.

Sería genial si pudieras cantar.

Dünya dönmeyi durdursaydı ne olurdu?

¿Qué ocurriría si la Tierra dejara de girar?

Öyle yapmasaydık daha iyi olurdu.

- Hubiese sido mejor si no hubiésemos hecho eso.
- Hubiera sido mejor si no hubiéramos hecho eso.

O, onu duymaktan mutlu olurdu.

Él estaría contento de escuchar eso.

Müziksiz hayat bir hata olurdu.

Sin música la vida sería un error.

Bunu söylememek daha iyi olurdu.

Sería mejor no haberlo dicho.

Dişlerimi hiç fırçalamasaydım ne olurdu?

¿Qué sucedería si nunca me cepillara los dientes?

Sizden güzel bir çift olurdu.

Haríais una pareja encantadora.

Kadınlar olmadan dünya nasıl olurdu?

¿Cómo sería el mundo sin mujeres?

Kim olduğunu bilmek güzel olurdu.

Sería bueno saber quién.

Tom'la kalsaydın daha iyi olurdu.

Habría sido mejor si te hubieras quedado con Tom.

Burada dinlenirsen daha iyi olurdu.

Sería mejor si te dieras un descanso aquí.

Duygular olmasaydı yaşamımız nasıl olurdu?

¿Cómo sería nuestra vida sin emociones?

Bu, işi tersinden yapmak olurdu.

- Eso sería poner el carro delante de los caballos.
- Sería como poner el carro delante de los bueyes.

Tom iyi bir avukat olurdu.

Tom sería un buen abogado.

Bu bazen günde birkaç kez olurdu.

incluso varias veces al día.

Halbuki çok güzel bir özçekim olurdu.

aunque sería un selfie realmente fantástico.

Seçebileceğiniz 80'den fazla ürün olurdu.

tendrá más de 80 opciones para elegir.

RH: Evet , bu baya büyük olurdu.

RH: Sí, bueno, sería una gran decisión.

Bir' ne olurdu 'olmaya devam ediyor.

sigue siendo un tentador "qué pasaría si".

Bugün yatakta kalsan daha iyi olurdu.

- Sería bueno para ti permanecer en cama hoy.
- Sería mejor que te quedaras hoy en la cama.

Bu yapmak istediğim son şey olurdu.

Eso sería la última cosa que quisiera hacer.

Onun tavsiyesi olmadan, o başarısız olurdu.

Sin su consejo, él hubiera fracasado.

Kışın o dağa tırmanmak aptalca olurdu.

Sería una locura escalar esa montaña en invierno.

O daha iyi bir düşünce olurdu!

¡Esa sería una mejor idea!

Yüzebilseydik her şey daha kolay olurdu.

Todo sería más fácil si pudiéramos flotar.

Güneş olmasaydı, bütün hayvanlar ölmüş olurdu.

Si no hubiera sol, todos los animales estarían muertos.

Bu proglamam gereken bir şey olurdu.

Eso sería algo que habría que programar.

Kız arkadaşımla çıkmasan daha iyi olurdu.

No deberías haber salido con mi novia.

Kadenzi dekadenzle yapmak büyük hata olurdu.

Un gran error sería confundir cadenza con decadencia.

Sözlük olmadan, İngilizce çalışmak zor olurdu.

Sería difícil estudiar inglés sin el diccionario.

Bugün evde kalmak daha iyi olurdu.

Hoy deberías quedarte en casa.

Eğer onu söylemeseydin daha iyi olurdu.

Hubiera estado mejor si no lo hubieras dicho.

Ne zaman sizin için uygun olurdu?

¿Cuándo te viene bien?

Birçok insan sizinle aynı fikirde olurdu.

- Mucha gente estaría de acuerdo con usted.
- Mucha gente estaría de acuerdo contigo.

O yeniden seçilmek için aday olurdu.

Él iría por las reelecciones.

O, ona ev ödevinde yardımcı olurdu.

Ella solía ayudarlo con su tarea.

Tom'un yardımı olmasaydı, Mary başarısız olurdu.

Sin la ayuda de Tom, Mary habría fracasado.

Cehennem bir mazoşist için cennet olurdu.

El infierno sería el paraíso para un masoquista.

şimdi eminim mutlu bir ilişki yaşıyor olurdu ...

estoy seguro de que ahora tendría una relación maravillosa...

TV'yi açtığınızda her şey bunun hakkında olurdu.

En cuanto encendieras la tele, todo giraría alrededor de eso.

Yoksa bu çok üzücü bir hikaye olurdu.

si no hubiera sido una historia triste.

Kolektif ateşimiz bizi çok önceden boğmuş olurdu.

nuestro fuego colectivo podría sofocarnos en poco tiempo.

Dana'nın bu tarafa gelmesi çok mantıklı olurdu.

Lo más lógico... es que Dana haya venido aquí.

Vay canına, buradan düşmek çok kolay olurdu!

¡Vaya, sería muy fácil caerse por el borde!

Babasının yardımı olmasaydı o, işte başarısız olurdu.

Si no hubiera sido por la ayuda de su padre, él habría fracasado en los negocios.

Eğer su olmasaydı, insan yaşamı imkansız olurdu.

Si no fuera por el agua, la vida humana sería imposible.

Bunu görmektense kör olmak daha iyi olurdu.

Más vale ser ciego que tener que ver eso.

Tom daha dikkatli olsaydı hâlâ hayatta olurdu.

Tom todavía estaría vivo si hubiese sido más cuidadoso.

Müzik olmasaydı dünya sıkıcı bir yer olurdu.

Si no fuese por la música, el mundo sería un lugar aburrido.

O tarihe sahip olsaydık iyi olurdu, çünkü

Sería genial tener una fecha exacta porque

Eğer İsviçre'yi ütülersen Almanya'dan daha büyük olurdu.

Si plancharas Suiza, esta sería más grande que Alemania.

Senin aşkın olmadan hayatım çok kederli olurdu.

Mi vida sería muy triste sin tu amor.

Savaşsız, dünya daha iyi bir yer olurdu.

Sin guerras, el mundo sería un mejor lugar.

Belki Tom yardım etmek için istekli olurdu.

Quizás Tomás esté dispuesto a ayudarnos.

O zaman sıkı çalışmış olsaydı başarılı olurdu.

Si hubiera trabajado duro en aquel tiempo, habría tenido éxito.

Duygular olmasaydı sanat nasıl bir şey olurdu?

¿Cómo sería el arte sin las emociones?

Sahip olsaydı bu harikulade olurdu diye düşünüyorum.

sobre las fuentes de la adicción en nuestros cerebros.

Televizyonsuz hayat nasıl olurdu, tasavvur edebiliyor musun?

¿Te puedes imaginar cómo sería la vida sin televisión?

Elbette bu çok değerli bir kariyer olurdu

Obviamente, el último trabajo fue el que valió la pena.

Eğer öğretmen olsaydım babam çok mutlu olurdu.

Mi padre estaría más feliz si yo fuera profesor.