Translation of "Böceği" in Spanish

Yusufçuk böceği.

la libélula.

Girişimcilik böceği tarafından ısırıldım.

me picó la mosca del emprendimiento.

Bu böceği canlı tut.

Mantén vivo este insecto.

Hamam böceği yer misin?

¿Alguna vez comerías una cucaracha?

Bak! Uçan bir hamam böceği!

¡Miren! ¡Una cucaracha voladora!

Hiç hamam böceği yedin mi?

¿Alguna vez comerías una cucaracha?

Çoğu ateş böceği ışığını açıp kapatır.

La mayoría de las luciérnagas proyecta su luz.

Japonlar, ateş böceği mürekkep balığını çok lezzetli bulur.

Los japoneses consideran al calamar luciérnaga una exquisitez.

Bu börtü böceği yakalamak için yardımınıza ihtiyacım var.

Necesito su ayuda para capturar bichos rastreros.

O bir çekirge değil, o bir ağustos böceği!

- Eso no es un saltamontes. ¡Es una langosta!
- Eso no es un saltamontes. ¡Es un chapulín!

Parlak kırmızı bir uğur böceği, parmağımın ucuna indi.

Una juanita de color rojo brillante se posó en la punta de mi dedo.

Baksanıza, yakalanmış bir cırcır böceği bile var, gördünüz mü?

Hay un grillo atrapado aquí, ¿lo ven?

Ağustos böceği ile karıncanın hikayesini bilmeyen yoktur her halde

Nadie sabe la historia de la cigarra y la hormiga de todos modos

Ateş böceği mürekkep balığı, fotofor adı verilen özel hücreleriyle kendi ışığını üretir.

El calamar luciérnaga genera su propia luz mediante células especiales llamadas fotóforos.

Bu dişi ateş böceği mürekkep balığı abisten yüzlerce metre yukarıya doğru göç ediyor.

Esta hembra de calamar luciérnaga está migrando a cientos de metros desde el abismo.

Doğru kelime ve doğruya yakın kelime arasındaki fark şimşek ve ateş böceği arasındaki farktır.

La diferencia entre la palabra correcta y la casi correcta, es la misma que entre el rayo y la luciérnaga.