Translation of "Sami" in Polish

Sami bulaşıkları yıkıyordu.

Sami zmywał naczynia.

- Sami amatör pornocu.
- Sami amatör bir porno yıldızı.
- Sami bir amatör porno yıldızıdır.

Sami jest amatorską gwiazdą porno.

Sami bir fırsat gördü.

- Sami dostrzegła szansę.
- Sami zwęszyła okazję.

Sami onu kabul etti.

Sami to zaakceptował.

Sami laboratuara gitmek zorunda.

Sami musi iść do laboratorium.

Sami onu kabullenmeye başladı.

Sami zaczął to akceptować.

Sami hiç kimseyi öldürmedi.

Sami nikogo nie zabił.

Sami cesetten kurtulmak istedi.

Sami chciał pozbyć się ciała.

Sami ve Leyla boşandılar.

Sami i Layla byli rozwiedzeni.

Sami annesinin evine kaçtı.

Sami uciekł do domu swojej matki.

Sami, Mısır'da bir iş buldu.

Sami znalazł pracę w Egipcie.

Sami bir kalite kontrol uzmanıydı.

Sami był specjalistą od kontroli jakości.

Sami, kızının en büyük savunucusudur.

- Sami jest największym obrońcą swojej córki.
- Sami jest największym obrońcą jego córki.

Sami tornavidayı çöp kutusuna attı.

Sami wrzucił śrubokręt do kosza na śmieci.

Sami ve Layla'nın iş görüşmesi vardı.

Sami i Layla mieli spotkanie biznesowe.

Sami her zaman para borç alıyordu.

Sami zawsze pożyczał pieniądze.

Sami bir benzin istasyonunun dışında dayanıyordu.

Sami stał przed stacją benzynową.

Sami hizmet anlaşmasının şartlarını ihlal etti.

Sami naruszył warunki umowy serwisowej.

- Sami'nin hiçbir şey umurunda değildi.
- Sami hiçbir şeyi umursamıyordu.

Samiemu na niczym nie zależało.

- Sami çevrimiçi bir aşk ilişkisi yaşadı.
- Sami'nin online bir aşk ilişkisi vardı.

Sami miał romans w sieci.