Translation of "Bağımsız" in Polish

Bağımsız olmak istiyorum.

- Chcę być niezależny.
- Chcę być niezależna.

Böylece bağımsız olarak çalışabilirler.

więc mogą funkcjonować niezależnie.

O dışa bağımsız yaşamaktadır.

On żyje bez dostępu do mediów.

Mali açıdan bağımsız oldu.

Uniezależnił się finansowo.

Siyasi meseleler tamamen bağımsız olmalı.

Trzeba te kwestie całkowicie od siebie oddzielić.

Demokraside, gazeteciliğin bağımsız olması önemlidir.

W kraju demokratycznym ważna jest wolność prasy.

İskoçya bağımsız bir ülke olmalı mı?

Czy Szkocja powinna być niepodległym krajem?

2014 yılında İskoçya bağımsız bir devlet olabilir.

W 2014 roku Szkocja może stać się niepodległym państwem.

Bir işim olduğu için ailemden bağımsız olabilirim.

Teraz, kiedy mam pracę, mogę się uniezależnić od rodziców.

Gerçeğin hoş olması, işine gelmesi veya gelmemesinden bağımsız.

nawet jeśli nie jest to piękne, wygodne czy przyjemne.

2.000 tane vantuzu var ve hepsini bağımsız kullanıyor.

Ma 2000 przyssawek i używa ich niezależnie.

1962'den beri Cezayir bağımsız bir devlet olmuştur.

Algieria jest niepodległym państwem od 1962-go roku.