Translation of "Yapmaya" in Korean

0.009 sec.

Examples of using "Yapmaya" in a sentence and their korean translations:

Yapmaya çalıştığımız şey bu.

그게 저희가 진행하고 있는 일입니다.

Bunu yapmaya hazır mısınız?

준비 되셨습니까?

Bilim için henüz yapmaya başladı.

버금가는 사건이 과학 분야에서 벌어지고 있는 거죠.

Bunu her gün yapmaya başlayın.

이제 매일매일 싫어하는 걸 관둬보세요.

Ve sadece işini yapmaya çalışan bizleri

이제 우리 중 마땅히 해야 할 일을 하려는 사람은

Adalet mücadelemde yapmaya çalıştığım ilk şey

저의 공정 운동 첫 번째 원칙은

Fakat; iyilik yapmaya, hatalarımızı geçmişte bırakmaya,

하지만 선을 행하려는,

yapmaya devam edersek doğal ekosistem tarafından

계속해서 구출해 줄 수 있을지 알 수 없습니다.

Aslında, hadi şu an yapmaya başlayın.

아예 지금 당장 만들어볼까요?

Bunu yapmaya devam ediyorum çünkü bildiğiniz gibi,

저는 이걸 계속 할 거예요. 아시듯이 진짜 마법을 부린다면

Insanlığımız ve özgürlüğümüz arasında seçim yapmaya zorluyor.

자신의 인간성과 자유 중 하나만을 선택해야 하는 상황에 처해 있습니다.

Yapmak istemediğim bütün şeylerin listesini yapmaya başladım.

대신 전 제가 더이상 하기 싫은 일들로 리스트를 만들기 시작했죠.

Ve kendi kendime bir deney yapmaya karar verdim.

대신 자가실험 같은 걸 한 번 해보기로 했습니다.

Yapmaya çalıştığım şey, bunu can yeleği gibi kullanmak.

전 지금 방수 주머니를 구명조끼처럼 쓰려고 합니다

Ortaya çıkmaması için yatırım yapmaya teşvik etmiş olmuyoruz

예방하는데 투자하도록 하거나, 홍수로부터 공동체를 보호하거나,

Çin şimdiye kadar zaten bunu yapmaya istekli görünüyor.

중국은 계속 그렇게 할 것으로 보입니다

İnsanlar sanki o kuşağın parçası gibi rol yapmaya başladılar

사람들은 마치 어떤 세대의 한 부분인 것처럼 행동하기 시작하죠.

Hiçbiri neler olup bittiğine dair yorum yapmaya cesaret edemiyordu.

무슨 일이 벌어지고 있는지 누구도 감히 얘기하지 않았습니다.

Daha İslamcı ve otoriter politikalar üzerinde baskı yapmaya başladı.

훨씬 더 이슬람주의적이고 권위주의적인 정책을 추진했습니다

Şimdi iklim göçü için plan yapmaya başlarsak ne anlama gelir?

기후변화로 인한 이주에 어떻게 대비해야 할까요?

Ve bu bağlamda liderliği gözeterek bir proje yapmaya karar verdi.

그런 맥락에서 리더십을 관찰하는 프로젝트를 하기로 결심했어요.

Bu yüzden, daha fazla yardım için bir şey yapmaya mecburdum.

그래서 더 도와주어야겠다는 생각이 들었습니다.

Sonra tekrar kameramı alıp sevdiğim ve bildiğim şeyi yapmaya başladım.

‎그래서 다시 카메라를 들고 ‎제가 사랑하고 ‎잘 아는 일을 시작했죠

Böylelikle Irak, Suudi Arabistan ve İran destekli karşıt grupların vekalet savaşlarına ev sahipliği yapmaya başladı.

이들의 군대 지원으로 이라크가 갑작스럽게 대리전에 휘말렸다.