Translation of "şunu" in Korean

0.013 sec.

Examples of using "şunu" in a sentence and their korean translations:

şunu sordu;

그가 물었습니다.

Şunu aklınızda tutun:

한 가지 아셔야 할 건

Şunu düşünmeden edemedim:

그 때 이런 생각이 들었어요.

Şunu da biliyorum;

하지만 전 이것도 알고 있어요.

Bize şunu soracak;

그 순간이 여러분에게 질문할 것입니다.

Şunu hayal edin:

상상해 보세요.

Ancak şunu düşünün,

그러나 예컨대 보수적 가치관을 가진 사람들이

Ve şunu duydum,

그리고 소리가 들렸습니다

Şunu anlamak zorundayız.

우리는 무언가를 이해해야 합니다.

Kendinize şunu sorun:

스스로 질문하세요.

Şunu da söylemeliyim,

이런 말씀도 드리고 싶어요.

Şunu söylemek için buradayım:

그래서 이런 말씀을 드리고 싶어요.

Hatta şunu da söyleyebiliriz,

사실, 강력한 새 복원 서사 없으면

O yüzden şunu unutmayın:

이것만 기억해 주십시오:

Şunu da bilmeliydim ki

그런데 왜 몰랐을까요.

Sizden şunu düşünmenizi rica ediyorum:

한번 생각해 봅시다.

Hepimize şunu haturlatmak istiyorum ki

여러분들에게

Şunu öğrendim ki duygusal stres

제가 배운 바로 감정적 스트레스는

Tamam, bu iyi. Şunu indirelim.

네, 좋아요 돌을 내리고

şunu da söylememe izin verin:

이 이야기를 말씀드릴게요.

Yani şunu çok açıkça söyleyeyim,

그러니 확실히 말씀드리죠.

O asker bana şunu öğretti,

그는 저에게 알려주었습니다. 그 군인은 단지

Ama yıllardır şunu anlatmaya çalışıyoruz;

수십 년간 사례를 만들려고 했습니다.

Ama şunu anlamalarını nasıl sağlarım bilemiyorum,

하지만 제가 어떻게 하면 그들을 이해시킬 수 있을까요?

Sınırda insanlara her gün şunu söylüyoruz

저희는 국경에서 매일같이 사람들에게 경고합니다.

Yine bu çalışmada şunu gösterdik ki

우리는 또한 이 연구를 통해

Mikrofonu eline alıyor ve şunu diyor:

마이크를 잡고 말하길

Bugün burada, şunu teklif etmek istiyorum:

오늘 이 자리에서 제안하고 싶은 것은

Psikoloji şunu der: katılım yaratmak için

심리학자들에 다르면 사람들의 참여를 만들기 위해선

Bir ekonomistim ve size şunu söyleyebilirim ki

저는 경제학자이기 때문에 여러분께 말씀드릴 수가 있습니다.

Peki ya şunu söyleseydim: “Şuradaki kasabayı görüyorsunuz.

만약 이렇게 말했다면요? "저기 저 마을 보여?

Ama çocuk beni şunu söyleyerek ikna etti,

하지만 그 아이는 저를 확신시켜줬어요.

Ne yaptıklarına baktın ve sonra şunu buldun

그들이 뭘 즐기는지 관찰하고 좋아할 만한 것을 찾아주었습니다.

Sistemde geçirdiğim onca yıldan şunu söyleyebilirim ki

하지만 제가 몇 십년 동안 배운 건

Ortak ebeveynlik şunu der: Evet, ebeveynlikte fedakârlık vardır

또, 아이를 기르는데 희생이 따를 수 있으며

Söylenenlere göre 39 yıllık karısı doktorlara şunu sordu:

39세인 그의 아내는 의사들에게 이렇게 물었다고 합니다.

Yani anlatmak istediğim şey, şunu anlatmak için geldim,

제가 여기서 드리고자 하는 말씀은

Fakat şunu bilmelisiniz ki bu çarpıcı bir örnek

그러나 이건 굉장히 멋진 사례이고

Yapmak üzere işe koyuldukları şey, şirketlere şunu söylemek:

그들이 진행하는 방식은 기업들에게

Ben iyiyim ama biraz daha ileri gidip şunu söyleyeyim,

그러므로 저는 괜찮았습니다만 더 나아가 말하고 싶군요.

Öğrencilere 20 dolar verip şunu söyleyecek kadar ileri gittiler:

연구팀은 학생들에게 20달러를 주면서 이렇게 말했습니다.

Ama şunu biliyoruz ki Brexit oylaması öncesindeki son birkaç gün

확실한 것은 브렉시트 투표 바로 직전 날에

"İnsanlar her zaman söyler, efendim, grip bunu yapar, grip şunu yapar.

"사람들은 항상 독감에 걸린다고 말합니다. 독감이 그렇게합니다.

Ancak, düz haritalar kullandığımız sürece projeksiyonların saçmalıklaını ele alacağız, şunu unutmayın:

우리가 평면 지도를 쓰는 것에는 왜곡이 있을 수 밖에 없습니다. 그냥 기억하세요:

Ama şunu yapabiliriz, bu göreve devam edip zehri canlı olarak bulmaya çalışmak için

그래도 우리는 계속해서 임무를 이어 갈 수 있습니다 독성 생물을 찾는 거예요