Translation of "Olgun" in Japanese

0.007 sec.

Examples of using "Olgun" in a sentence and their japanese translations:

Plan olgun değildir.

その計画は熟していない。

Bu üzümler olgun.

この葡萄は熟しているよ。

Bu erikler olgun.

このプラムは食べごろだ。

Elmalar oldukça olgun değiller.

リンゴはまだ完全には熟してはいません。

Elma henüz olgun değil.

その林檎はまだ熟していない。

Bu muzlar olgun mu?

このバナナは熟していますか。

Olgun peyniri tercih ederim.

熟成したチーズの方が好きだ。

Elma henüz oldukça olgun değildir.

そのりんごはまだ完全に熟してはない。

Olgun bir yaşa kadar yaşadı.

彼は天寿を全うした。

Olgun papaya kusmuk gibi kokuyor.

熟したパパイアは、おう吐物のような匂いがする。

Bir kelebek olgun bir tırtıldır.

蝶は成長した毛虫である。

Daha olgun görünmek için sakal uzattı.

彼はもっと大人に見えるようにひげをはやした。

Gerçekten olgun bir bayanla tanışmak isterdim.

私は真の大人の女性に会いたいと思った。

Kendilerinden 10 yaş daha olgun biriyle aynı.

10歳年上の男性と同程度です

Yeşil bir muz, yenecek kadar olgun değildir.

青いバナナは十分熟してないので食べられない。

Geçenlerde, trende çekici olgun bir kadın gördüm.

この前、電車の中で魅力的な熟女を見た。

Bir velet için çok olgun bir şey söyledin.

がきにしては、随分大人びたことを言ったな。

Olgun yansımadan sonra, onların teklifini kabul etmeye karar verdim.

よく考えた後で彼らの申し出に応じることにした。

Peter, çocuksu kızlardan bıktı ve gerçekten olgun bir kadınla tanışmak istedi.

ピーターは子供じみた娘たちにほとほとうんざりして、真に大人の女性に会いたいと思った。

Olgun insanlar fikirler hakkında konuşur, aydınlar gerçekler hakkında, ve sıradan insanlar da ne yedikleri hakkında konuşurlar.

賢者は思想を語り知識人は事実を語る。凡人が語るのは食べ物だ。