Translation of "Kutuyu" in Japanese

0.008 sec.

Examples of using "Kutuyu" in a sentence and their japanese translations:

Kutuyu aç.

箱を開けて。

- Bu kutuyu kaldıramıyorum.
- Bu kutuyu kaldıramam.

- 私はこの箱を持ち上げられない。
- この箱が持ち上がらないんだよ。

Kutuyu omzumda taşıdım.

私は箱を肩に担いだ。

Kutuyu niçin açtın?

- なぜはこをあけたの。
- 何で箱を開けちゃったの?

O kutuyu götür!

- その箱を取り去ってくれ。
- その箱、取っ払ってよね!

Kutuyu yırtarak açabilirsin.

その箱は破って開けていいよ。

Kutuyu açmayı başardı.

彼女はその箱を開けることができた。

Kutuyu açabilir miyim?

箱を開けてもいいですか。

O, kutuyu açamadı.

彼はその箱を開けることができなかった。

Kutuyu aşağıya taşıttı.

彼女はその箱を1階に運んでもらった。

Kutuyu açacak mısın?

その箱、開けるつもりなの?

Kutuyu boş buldum.

- 箱は開けてみたら空だった。
- 私はその箱が空だと分かった。
- 開けてみたら空っぽだった。
- その箱は空であることがわかった。

O kutuyu ezdi.

彼はその箱を壊した。

Bu kutuyu götür.

- この箱を片づけなさい。
- この箱を片付けておいてくれ。

Kutuyu açtım, boştu.

箱を開けたが空っぽだった。

Kutuyu masanın üstüne bıraktı.

彼はテーブルに箱を置いた。

Hiçbir surette kutuyu açmamalısın.

どんなことがあってもその箱を開けてはいけない。

Kutuyu olduğu yerde bırak.

その箱はそのままにしておきなさい。

Kutuyu nasıl açacağını keşfetti.

彼は箱の開け方をわかった。

O, kutuyu masaya koydu.

彼はその箱をテーブルの上に置いた。

Kutuyu birinci kata taşıttı.

彼女はその箱を1階に運んでもらった。

Kutuyu kolunun altında taşıdı.

彼女はその箱を小脇に抱えて運んだ。

Tom kutuyu dikkatle açtı.

トムは慎重に箱を開けた。

Bu kutuyu açabilir miyim?

この箱開けてもいい?

Kutuyu masanın üzerinde bıraktı.

彼女はその箱をテーブルの上に置いた。

Bu kutuyu kim yaptı?

誰がこの箱を作りましたか。

Lütfen bu kutuyu aç.

この箱を開けてください。

O kutuyu korumasız bıraktı.

彼は箱を守らずにおいていった。

Polis kutuyu dikkatlice kaldırdı.

- 警官はその箱を注意深く持ち上げた。
- 警官がその箱を注意深く持ち上げた。

kutuyu açıp geçmişini kabullenmeyi başardı.

彼は その箱の鍵を開けて 過去を受け入れることができました

Yoshio kutuyu kaldırmama yardım etti.

吉雄は私がその箱を持ち上げるのを手伝ってくれた。

O, raftan ağır kutuyu indirdi.

彼は棚から重い箱を降ろした。

O, masanın altındaki kutuyu buldu.

彼はテーブルの下にその箱を見つけた。

O, kutuyu üst kata taşıdı.

彼は箱を2階へ運んだ。

Kutuyu her iki elinle tut.

両手でその箱を持ちなさい。

Kutuyu açtım fakat o boştu.

箱を開けたが空っぽだった。

Onu kırmadan bu kutuyu açamam.

私はこの箱を切れなかった開けない。

Tom beni kutuyu açmaya zorladı.

トムは私に箱を開けるよう強制した。

Hiç kimse büyük kutuyu oynatamaz.

誰もその大きな箱を動かすことができない。

Ben kutuyu kaldırmayı imkansız buldum.

私はその箱を持ち上げるのは不可能だと分かった。

Bu kutuyu kısa zamanda götür.

- すぐにこの箱を片付けなさい。
- すぐこの箱を片づけなさい。

Hangi kutuyu daha çok seversin?

あなたはどちらの箱が好きですか。

Kutuyu açtım ve içine baktım.

私は箱を開けて中を見た。

Kız ağır kutuyu tek elle kaldırdı.

その彼女は重い箱を片手で持ち上げた。

Genç tek eliyle ağır kutuyu kaldırdı.

その男の子は重い箱を片手で持ち上げた。

Kutuyu kaldırmak için bütün gücüyle çabaladı.

彼は全力でその箱を持ち上げようとした。

O boş yere kutuyu açmaya çalıştı.

彼はその箱を開けようとしたがだめだった。

Bu kutuyu ona üst kata taşıtacağım.

彼にこの箱を二階へ運んでもらおう。

O kadar meraklıydı ki kutuyu açtı.

彼女は好奇心が強かったので、その箱を開けてみた。

Tom kutuyu açtı ve içine baktı.

トムは箱を開け、中をのぞき込んだ。

Teneke kutuyu açacak bir şeyim yok.

私はそのかんを開ける物がない。

Kutuyu nerede yer bulabilirsen koy lütfen.

置ける場所があればどこにでもその箱を置いてください。

Bu kutuyu üst kata taşıtabilir miyim?

この箱を2階へ運んでもらえますか。

Bu kutuyu nasıl açacağını biliyor musun?

- この箱のあけ方を知っていますか。
- あなたはこの箱の開け方を知っていますか?
- この箱の開け方分かる?

Ya büyük ya da küçük kutuyu alabilirsin.

君は大きい箱か小さい箱のどちらかをとっていいよ。

Kutuyu açar açmaz bir kurbağa dışarı zıpladı.

私が箱を開けるとすぐに蛙が跳びだした。

Öğretmen kutuyu açtı ve bir top çıkardı.

先生は箱を開けてボールを取り出した。

- Bir kutuyu nasıl yaparsınız?
- Bir kutu nasıl yapılır?

- どうやって箱を作るのか。
- どうやって箱を作るのですか。

O, kutuyu kaldırmaya çalıştı fakat bunu imkansız buldu.

彼女はその箱を持ち上げようとしたが不可能だとわかった。

Affedersiniz ama o kutuyu benim için kaldırabilir misin?

おそれいりますが、この箱を持ち上げていただけますか。

Bir sandalye yerine lütfen bu ahşap kutuyu kullan.

いすの代わりにこの木箱を使ってください。

Bugün, bu kutuyu yanımda getirdim çünkü bu bir sembol.

今日は シンボルとして この箱を持ってきました

O, kutuyu kaldırmaya çalıştı fakat bunu yapmayı imkansız buldu.

- 彼女はその箱を持ち上げようとしたが不可能だとわかった。
- 彼女はその箱を持ち上げようとしたが無理だった。

Oyuncaklarını kutuya geri koy ve sonra kutuyu rafa koy.

おもちゃを箱に戻して棚に上げなさい。

- Bu kutuyu Tony yaptı.
- Bu kutu Tony tarafından yapılmıştır.

この箱はトニー君によって作られました。

- Kutunun altını üstüne getirmemeye dikkat et.
- Kutuyu ters koymamaya dikkat et.

その箱をひっくりかえさないように注意してくれ。