Translation of "Kendisine" in Hungarian

0.047 sec.

Examples of using "Kendisine" in a sentence and their hungarian translations:

Hiç kimse kendisine gülünmesinden hoşlanmaz.

Senki se szereti, ha kinevetik.

Tom kendisine bakacak kadar büyüktür.

Tom elég idős ahhoz, hogy gondoskodjon magáról.

Tom kendisine bir saat aldı.

Tom vett magának egy órát.

- Tom, kendisine söyledikleri kadar ücret almadı.
- Tom'a, kendisine taahhüt edildiği kadar ödeme yapılmamış.

Tom nem kapott annyi pénzt, mint amennyit ígértek neki.

Tom kendisine yardım edecek birini bulamadı.

Tom nem tud mást találni, aki segítene neki.

Tom'un özel hayatı onun kendisine aittir.

Ez Tomi magánügye.

Tom Mary'nin kendisine hakaret ettiğini söyledi.

Tom azt mondta, hogy Mari megbántotta őt.

Tom kendisine bir fincan daha kahve koydu.

Tom kitöltött magának egy másik csésze kávét.

Meryem Tom'un kendisine ağız spreyi almasından gücendi.

Mari megsértődött, amikor Tomi néhány leheletfrissítőt vett neki.

Tom'un kendisine yardım edecek birine ihtiyacı var.

Tamásnak szüksége van valakire, aki segít neki.

Tom Mary'nin kendisine bir iyilik yapmasını istedi.

Tom megkérte Maryt, hogy tegyen neki egy szívességet.

Tom aniden kendisine el sallayan birini fark etti.

Tom hirtelen észrevette, hogy valaki integet neki.

Tom kahve cezvesini aldı ve kendisine bir fincan koydu.

Tom felkapta a kávés kannát és öntött magának egy csészével.

Tom Mary'nin doğum günü için kendisine verdiği yeni oyuncağı seviyor.

Tomi imádja az új játékot, amit Mari adott neki születésnapjára.

Tom, anne ve babasının kendisine yapmış olduğu hataları kendi çocuklarına yapmamak konusunda kararlıydı.

Tom elhatározta, hogy nem fogja a saját gyerekeivel ugyanazokat a hibákat elkövetni, mint amelyeket a szülei követtek el vele szemben.

George Soros, Avrupa'nın kendisine borçlu olmasını istiyor ve Jean-Claude Juncker ona yardım ediyor.

Soros György az adósává akarja tenni Európát, Jean-Claude Juncker meg asszisztál hozzá.

- Karısı vefat edince kendisine düzinelerce taziye kartı geldi.
- O, karısı öldüğünde onlarca taziye kartı aldı.

Amikor meghalt a felesége, több tucat részvétnyilvánító kártyát kapott.