Translation of "Garip" in Hungarian

0.008 sec.

Examples of using "Garip" in a sentence and their hungarian translations:

Garip.

- Furcsa.
- Különös.

...garip fenomenler...

furcsa jelenségekkel...

Yunuslar garip.

- A delfinek furcsák.
- A delfinek rejtelmesek.

Ne garip!

- Milyen furcsa!
- De furcsa!
- De furi!

Tom garip.

- Tomi furcsa.
- Tom furcsa.

Bu garip.

- Ez furcsa.
- Ez különös.

Çok garip.

- Igen különös.
- Fölöttébb furcsa.
- Nagyon furcsa.
- Igencsak különös.
- Ez aztán különös.

- Bu acayip.
- Bu garip.
- O garip.

Ez furcsa.

Bu çok garip.

Ez különös.

Ne kadar garip!

- De furcsa!
- Igazán furcsa!

Bu gerçekten garip.

Ez tényleg visszatetsző.

Bu garip olur.

- Ez kínos lenne.
- Ez visszatetsző lenne.

Bir şey garip.

Valami furcsa.

O garip görünüyor.

Ez furcsán hangzik.

Garip şeyler olur.

Furcsa dolgok történnek.

Bu biraz garip.

Ez egy kicsit furcsa.

Tom biraz garip.

Tom valahogy olyan furcsa.

Tom garip hissetti.

Tom kényelmetlenül érezte magát.

Onu garip buluyorum.

Furcsának találom.

Tom garip davrandı.

Tomi furcsán viselkedett.

Dünya çok garip görünüyor.

Úgy értem, a világ furcsának tűnik.

Bayağı küçük, bayağı garip,

nagyon kicsi és fura,

Bu garip bir şeydir.

furcsaság ez.

Bu garip bir vakaydı.

Furcsa ügy volt.

O, garip bir adamdır.

- Fura alak.
- Furcsa figura.

Tom garip biçimde davranıyor.

Tomi furcsán viselkedik.

Ne garip bir köpek!

Milyen fura kutya!

Onun sözleri garip geliyordu.

Furcsán hangzanak a szavai.

Ne garip bir kadın!

Milyen furcsa nő!

Tom garip bir kişi.

Tom furcsa ember.

Garip bir rüya gördüm.

Különös álmom volt.

O garip bir soru.

- Furcsa kérdés.
- Szokatlan kérdés.
- Ez furcsa kérdés.

Onun hikayesi garip görünüyor.

Különösnek tűnik a története.

Bu garip bir tane.

Ez furcsa.

Tom çok garip davranıyor.

Tom nagyon furcsán viselkedik.

O garip bir andı.

Kínos pillanat volt.

O gerçekten garip davranıyordu.

Nagyon furán viselkedett.

Tom'un yalnız gelmesi garip.

Furcsa, hogy egyedül jön Tomi.

Aslında garip bir şey olur.

Sőt, valami furcsa történik.

Bazı garip şeyleri keşfetmeye başladım.

néhány furcsa dolog derült ki.

Çok garip bir şey görmüştüm.

igazán különös dolgot pillantottam meg.

Garip bir şey hissetmiş olmalı.

- Valami különöset kellett éreznie.
- Valami különöset kellett, hogy érezzen.

Onlar garip bir şey gördüler.

Valami furcsát láttak.

Beni garip bir duruma koyuyorsun.

Furcsa helyzetbe hoztál.

Tom'un birkaç garip komşusu var.

Tomnak van egy pár furcsa szomszédja.

Bunun hiç garip olduğunu sanmıyorsun.

Te ezt egyáltalán nem találod különlegesnek?

Lütfen benim garip rüyalarımı yorumla.

Kérem, értelmezze a furcsa álmaimat.

O bana çok garip geliyor.

Számomra ez nagyon furcsán hangzik.

O garip görünüyor, değil mi?

Furcsa, nem?

Bu çok garip ve tuhaf.

Nagyon furcsa és hátborzongató.

O bazen biraz garip konuşur.

Néha egy kicsit furcsán beszél.

İnsanların onu garip bulduklarını biliyorum.

Tudom, hogy különösnek találják az emberek.

O evde garip şeyler oldu.

Furcsa dolgok történtek abban a házban.

Ormanda olan garip şeyler var.

- Furcsa dolgok történnek az erdőben.
- Az erdőben különös dolgok történnek.

Tom'un tek başına gelmesi garip.

Furcsa, hogy egyedül jön Tomi.

- Garip gelebilir ama söylediği doğru.
- Kulağa garip geliyor olabilir ama söylediği doğru.

Furcsának tűnhet, de amit ő mondott, igaz.

Garip bir şekilde, hayatlarımız birbirini yansıtıyordu.

Az életem különös módon az ő életének tükörképe volt.

Bazen onun garip bir davranışı vardır.

Néha furcsán viselkedik.

Bunun biraz garip olduğunu düşünmüyor musun?

Te nem gondolod, hogy ez kicsit furcsa?

- Bu çok garip.
- Bu çok tuhaf.

Ez nagyon furcsa.

Beth, yılanları seven garip bir kızdır.

Beth különös lány, szereti a kígyókat.

Dün gece garip bir rüya gördüm.

Múlt éjszaka furcsa álmom volt.

Birçok bilim adamı garip olarak düşünülür.

Sok tudóst furcsának tartanak.

Garip bir şey fark ettin mi?

Észrevettél valami furcsát?

Ben onun hiç garip olduğunu sanmıyorum.

Szerintem ez egyáltalán nem furcsa.

Bilim garip hayvanı tanımlamak için çalışıyor.

A tudomány megpróbálja beazonosítani a különös állatot.

Bu hayvanlar son derece egzotik ve garip.

Az állatok rendkívül egzotikusak és furcsák.

Onun konuşması sırasında garip bir olay oldu.

- A beszéde alatt különös esemény történt.
- A beszéde alatt különös incidens történt.

Onun konuyla ilgili hiçbir şey bilmemesi garip.

Furcsa, hogy semmit nem tud az ügyről.

Tom dün gece garip bir rüya görmüş.

Tamásnak egy furcsa álma volt múlt éjszaka.

O davulun çok garip bir sesi var.

Annak a dobnak igen furcsa hangja van.

Bu odada garip bir atmosfer ziyaretçiyi çevreliyor.

Különös atmoszféra veszi körül a látogatót ebben a teremben.

Ya da biraz garip olduğunu, fazlaca özele girdiğini.

vagy hogy kissé fura, vagy kissé túl intim.

Ama gerçek şu ki, bu garip, yavaş hayat

de az igazság az, hogy ez a furcsa és lassú élet

Ve bu bana garip bir öz güven verdi.

És ez valamiféle furcsa bizonyosságot adott.

Garip bir şekilde, öğrencilerin sayısı her yıl azalıyor.

Furcsa módon a tanulók száma minden évben csökken.

- Hayat ne kadar garip!
- Hayat ne kadar tuhaf!

- Milyen fura az élet!
- Hogy az élet mennyire különös!

Olm garip görünümü nedeniyle benim en sevdiğim hayvan.

A barlangi gőte a kedvenc állatom, a groteszk megjelenése miatt.

Bu bir uzaylı değil, sadece garip bir hayvan,

Ez nem földönkívüli, csak egy furcsa állat.

Bu garip gelebilir ama o aniden ortadan kayboldu.

Furcsán hangozhat, de egyszerre csak eltűnt.

Solumda garip bir şekil fark edip aşağı ilerlediğimi hatırlıyorum.

Emlékszem, balra tőlem észrevettem egy furcsa alakot, és lejjebb úszva...

Garip aksanı yüzünden okuldaki diğer çocuklar onunla dalga geçti.

Az iskolában a többi gyerek kinevette őt a furcsa akcentusa miatt.

- Ne tuhaf, onun öngörüsü gerçekleşti.
- Ne garip, onun kehaneti gerçekleşti.

Bármilyen furcsa is, de a jövendölése valóra vált.

- Orada garip bir hayvan gördüler.
- Onlar orada tuhaf bir hayvan gördüler.

Egy furcsa állatot láttak ott.

O bir konuşma yapıyordu ama garip bir ses duyunca aniden konuşmayı durdurdu.

Éppen beszédet tartott, de hirtelen abbahagyta, mikor egy furcsa zajt hallott.

Kendi hâlindeki vahşi bir hayvan, ziyarete gelen bu garip insan yaratığından ne kazanabilir ki?

Mit nyerhetne egy dolgát végző vadállat egy furcsa emberi lénnyel való érintkezésből?

- Mary gökyüzünde garip bir mavi ışık gördü.
- Mary gökyüzünde tuhaf mavi bir ışık gördü.

Mária egy furcsa, kék fényt látott az égen.