Translation of "Yırtıcı" in German

0.003 sec.

Examples of using "Yırtıcı" in a sentence and their german translations:

Bekleyen yırtıcı kuşlara da.

Und den Greifvögeln, die sie erwarten.

Kaplan yırtıcı bir hayvandır.

Der Tiger ist ein Raubtier.

Onların doğal yırtıcı hayvanları yok.

Sie haben keine natürlichen Feinde.

Tungara kurbağalarını avlayan bir yırtıcı var.

Es gibt einen Räuber, der diese Frösche jagt...

- Doğanlar avcı kuşlardır.
- Doğanlar yırtıcı kuşlardır.

- Falken sind Raubvögel.
- Falken sind Greifvögel.

Onu avlayan bir sürü yırtıcı tür var.

Da verschiedene Arten von Raubtieren ihn jagen…

Tom bir yırtıcı bir hayvan tarafından saldırıya uğradı.

- Tom wurde von einem bissigen Tier angefallen.
- Tom ist von einem bissigen Tier angefallen worden.

- Kartal avcı bir kuştur.
- Kartal yırtıcı bir kuştur.

Der Adler ist ein Raubvogel.

"Yırtıcı hayvan bulma olasılığı nehir yakınlarında yüzde 25'tir.

"Die Wahrscheinlichkeit beträgt 25 %, dass wir Raubtiere beim Fluss finden.

Bu şekilde av indirecek kadar akrobatik az yırtıcı vardır.

Nur wenige Raubtiere sind akrobatisch genug für solche Beutezüge.

- Kartallar, doğanlar ve şahinler alıcı kuşlardır.
- Kartallar, doğanlar ve şahinler yırtıcı kuşlardır.
- Kartallar, doğanlar ve şahinler avcı kuşlardır.

Adler, Falken und Habichte sind Raubvögel.