Translation of "Kıskançlık" in German

0.006 sec.

Examples of using "Kıskançlık" in a sentence and their german translations:

- O bir kıskançlık çıkınıydı.
- Kıskançlık abidesiydi.

Sie war ein Eifersuchtsbündel.

Kıskançlık arkadaşlığın düşmanıdır.

Neid ist ein Feind der Freundschaft.

Kıskançlık olmadan sevgi yoktur.

Keine Liebe ohne Eifersucht.

Kıskançlık da işlendi bu filmde

Eifersucht wurde auch in diesem Film behandelt

Aşk ve kıskançlık bir aradadır.

Liebe und Eifersucht gehen Hand in Hand.

Kıskanç insanlar ölür ama kıskançlık asla ölmez.

Die Neider sterben, der Neid nie.

Kıskançlık tüm insan duygularının en yıkıcı olanlarından biridir.

Eifersucht gehört zu den zerstörerischsten aller menschlichen Empfindungen.

Aşırı kıskançlık beraberinde sahip olma isteği ve güvensizlik getirir.

Extreme Eifersucht bringt Misstrauen und Besitzansprüche mit sich,