Translation of "Birbiriyle" in German

Bütün bilim dalları birbiriyle bağlantılı.

und dabei bemerkte ich, dass alle Gebiete der Wissenschaft verbunden sind.

Köyümüzdeki hemen herkes birbiriyle akrabadır.

In unserem Dorf sind fast alle miteinander verwandt.

Dünyada her şey birbiriyle bağlantılıdır.

Alles auf der Welt ist mit allem anderen verbunden.

Tom ve Mary birbiriyle geçinmiyor.

Tom und Maria kommen nicht miteinander aus.

Şeker ile tuzu birbiriyle karıştırma.

Den Zucker nur nicht mit dem Salz verwechseln.

Tom ve Mary birbiriyle nasıl geçiniyor?

Wie vertragen sich Tom und Maria?

Tom ve onun öğretmeni birbiriyle konuşuyordu.

- Tom und sein Lehrer unterhielten sich miteinander.
- Tom und seine Lehrerin sprachen miteinander.

Tom ve Mary birbiriyle evli değildir.

Tom und Maria sind nicht verheiratet.

Tom ve Mary birbiriyle konuşurken tezgahta oturdu.

Tom und Maria saßen am Tresen und unterhielten sich.

O küpün hacmini, uzunluk, en ve yüksekliği birbiriyle çarparak bulursun.

Den Inhalt dieses Würfels berechnest du, indem du die Länge, die Breite und die Höhe miteinander multiplizierst.

Tom ve Mary birbiriyle geçinmiyor. Onların ortak bir şeyi yok.

Tom und Mary kommen nicht miteinander klar. Sie haben nichts gemein.

- Tom ve Mary birbirleriyle konuşmuyorlar.
- Tom ve Mary birbiriyle konuşmaz.

Tom und Mary sprechen nicht miteinander.

- Kedi ve köpeğim birbiriyle uyum içerisinde yaşıyor.
- Köpeğim ve kedim birbirleriyle uyum içinde yaşarlar.

Mein Hund und meine Katze leben in Harmonie miteinander.