Translation of "Konuşuyordu" in German

0.003 sec.

Examples of using "Konuşuyordu" in a sentence and their german translations:

O konuşuyordu.

Er sprach.

Tom konuşuyordu.

Tom redete.

Uykusunda konuşuyordu.

Er redete im Schlaf.

Tom uykusunda konuşuyordu.

Tom redete im Schlaf.

O sürekli konuşuyordu.

Sie redete die ganze Zeit.

Tom, Mary'yle konuşuyordu.

Tom sprach mit Maria.

Tom telefonla konuşuyordu.

Tom telefonierte gerade.

Tom kendi kendine konuşuyordu.

- Tom redete mit sich selbst.
- Tom führte Selbstgespräche.

Onlar ne hakkında konuşuyordu?

- Worüber haben sie gesprochen?
- Worüber haben die gesprochen?

Sanırım Tom Fransızca konuşuyordu.

Ich glaube, Tom sprach Französisch.

O bir kızla konuşuyordu.

Er sprach mit einem Mädchen.

O çok iyi konuşuyordu.

Er sprach sehr gut.

Tom bazı komşularla konuşuyordu.

Tom sprach mit einigen Nachbarn.

Sanırım onlar benim hakkımda konuşuyordu.

Ich glaube, die haben über mich gesprochen.

Tom sarhoştu ve geveleyerek konuşuyordu.

Tom war betrunken und er lallte.

Onu çağırdığım zaman telefonla konuşuyordu.

Als ich bei ihm vorbeischaute, war er gerade am Telefonieren.

Tom gereğinden yüksek sesle konuşuyordu.

Tom redete lauter als nötig.

Tom çok yüksek sesle konuşuyordu.

Tom sprach sehr laut.

Mary odaya girdiğinde Tom telefonda konuşuyordu.

Tom telefonierte gerade, als Maria ins Zimmer kam.

Tom ve onun öğretmeni birbiriyle konuşuyordu.

- Tom und sein Lehrer unterhielten sich miteinander.
- Tom und seine Lehrerin sprachen miteinander.

Tom her zamankinden daha hızlı konuşuyordu.

Tom sprach schneller als sonst.

Birisi sadece birkaç dakika önce Tom'la konuşuyordu.

Nur vor ein paar Minuten hat jemand mit Tom gesprochen.

İki yıl sonra, o çoktan akıcı Almanca konuşuyordu.

- Sie sprach schon nach zwei Jahren fließend Deutsch.
- Nach zwei Jahren sprach sie bereits fließend Deutsch.

Jessie Fransızcayı kötü; Almancayı daha da kötü konuşuyordu.

- Jessi sprach schlecht Französisch und noch schlechter Deutsch.
- Jesse sprach schlecht Französisch und noch schlechter Deutsch.

Dün Tom'u bir restoranda gördüm. O bir kızla konuşuyordu.

Ich habe Tom gestern in einem Restaurant gesehen. Er sprach mit einem Mädchen.

Kleopatra çok akıllıydı. O en az dokuz dil konuşuyordu.

Kleopatra war sehr intelligent. Sie sprach mindestens neun Sprachen.

- Tom ve Mary her ikisi de aynı zamanda konuşuyordu.
- Hem Tom hem de Mary aynı zamanda konuşuyorlardı.

Tom und Maria sprachen beide gleichzeitig.