Translation of "Büyümüş" in German

0.003 sec.

Examples of using "Büyümüş" in a sentence and their german translations:

O, Avustralya'da büyümüş.

Er ist in Australien groß geworden.

Bak, Mozart dinleyerek büyümüş domatesler!

Guck mal! Tomaten, die beim Wachsen mit Mozart beschallt wurden!

- Tom şimdi büyümüş.
- Tom artık bir yetişkin.

Tom ist jetzt erwachsen.

Artık büyümüş olan o çocuk intikam için hazırdı

Jetzt war dieser erwachsene Junge bereit für Rache

Japonya'da büyümüş olmasına rağmen İngilizce'yi akıcı bir şekilde konuşuyor.

Obwohl sie in Japan aufgewachsen ist, spricht sie trotzdem fließend Englisch.

O bir Amerikalı, ama o Japonya'da doğmuş ve büyümüş olduğu için, oldukça akıcı bir şekilde Japonca konuşabiliyor.

Er ist zwar Amerikaner; weil er aber in Japan geboren und aufgewachsen ist, spricht er sehr fließend Japanisch.