Translation of "Açıklayabilir" in German

0.006 sec.

Examples of using "Açıklayabilir" in a sentence and their german translations:

Tom açıklayabilir.

Tom kann das erklären.

- O, durumu açıklayabilir.
- O, şartları açıklayabilir.

Er kann die Situation erklären.

Tekrar açıklayabilir misiniz?

- Könntest du das noch einmal erklären?
- Könnten Sie das noch einmal erklären?

Cevabını açıklayabilir misin?

- Kannst du deine Antwort erklären?
- Könnt ihr eure Antwort erklären?
- Können Sie Ihre Antwort erklären?

Nedenini açıklayabilir misin?

Kannst du erklären warum?

Hoşnutsuzluğunu açıklayabilir misiniz?

Können Sie Ihre Unzufriedenheit erklären?

Onu açıklayabilir misin?

- Können Sie das erklären?
- Kannst du das erklären?
- Könnt ihr das erklären?

Tom durumu açıklayabilir.

Tom kann die Situation erklären.

Bunu açıklayabilir misin?

Können Sie dies erklären?

Kuralları bana açıklayabilir misin?

Würdest du mir bitte die Regeln erklären?

Bunu bana kim açıklayabilir?

Wer ist in der Lage, mir dies zu erklären?

Bunu bana açıklayabilir misin?

- Könntest du mir das erläutern?
- Könntest du ihn mir erklären?
- Könntest du sie mir erklären?

Bunları bana açıklayabilir misin?

Könntest du sie mir erklären?

Onu ayrıntılarıyla açıklayabilir misin?

Könntest du dich genauer darüber auslassen?

Önceki açıklamanızı açıklayabilir misiniz?

Könntest du deinen letzten Aufsatz erläutern?

Onu bana açıklayabilir misin?

- Können Sie mir das erklären?
- Kannst du mir das erklären?
- Könnt ihr mir das erklären?

Takımımızın neden kaybettiğini açıklayabilir miyiz?

Können Sie erklären, warum unser Team verloren hat?

Bana bir şey açıklayabilir misin?

- Können Sie mir etwas erklären?
- Kannst du mir etwas erklären?

Birisi bana bunu açıklayabilir mi?

Kann mir das jemand erklären?

Biri bunu bana açıklayabilir mi?

Kann mir das jemand erklären?

Ne olduğunu bana açıklayabilir misiniz?

- Könntest du mir erklären, was passiert ist?
- Könntet ihr mir erklären, was passiert ist?
- Könnten Sie mir erklären, was passiert ist?

Lütfen bunu bana açıklayabilir misin?

Können Sie mir das bitte erklären?

- Tom tüm bunları ayrıntılı olarak açıklayabilir.
- Tom bütün bunları ayrıntılı olarak açıklayabilir.

Tom kann dir alles ganz genau erklären.

Onu daha ayrıntılı olarak açıklayabilir misiniz?

- Könntest du das genauer erläutern?
- Könntest du das genauer erklären?

Lütfen biri bana bunu açıklayabilir mi?

Kann mir das jemand bitte erklären?

Bu sözcüğü anlamıyorum. Onu açıklayabilir misin?

Das Wort verstehe ich nicht. Könntest du das umschreiben?

Benim için senin cümlenin anlamını açıklayabilir misin?

Könntet ihr mir den Sinn dieses Satzes erklären?

Affedersiniz, bana bu cümlenin anlamını açıklayabilir misiniz?

Verzeihung, könntest du mir die Bedeutung dieses Satzes erklären?

Soult'un daha sonra cepheden liderlik yapma konusundaki isteksizliğini açıklayabilir.

die Soults spätere Zurückhaltung erklären könnte , von vorne zu führen.