Translation of "Kısıtlı" in French

0.013 sec.

Examples of using "Kısıtlı" in a sentence and their french translations:

Kısıtlı bir alandasın.

Vous êtes dans une zone interdite.

Onların kısıtlı olanakları vardı.

Ils avaient des opportunités limitées.

Kısıtlı vejetaryen diyetlerine hayati mineraller ekliyorlar.

ajoutant des minéraux vitaux à leur régime végétarien limité.

İkincisi, alan. Alan kısıtlı, değil mi?

Deuxièmement, l'espace. L'espace est limité, non ?

- Zamanımız biraz kısıtlı.
- Pek vaktimiz yok.

Nous sommes un peu pressés par le temps.

Örneğin, robotlar tekrarlanan ve kısıtlı çalışmalarda mükemmeldir

Les robots sont certes doués pour les tâches simples et répétitives,

Ve bu sadece sanat ve doğayla kısıtlı kalmaz.

Et cela ne s'applique pas seulement à l'art de la nature,