Translation of "Ağzı" in French

0.005 sec.

Examples of using "Ağzı" in a sentence and their french translations:

Biz ağzı sıkıyız.

Nous sommes discrets.

Tom ağzı sıkıdır.

Tom est discret.

Sen ağzı sıkısın.

- Tu es réservé.
- Vous êtes réservé.

Tom ağzı sıkı.

Tom est réservé.

Ben ağzı sıkıyım.

Je suis réservé.

Ağzı öfkeden köpürdü.

Sa bouche écume de colère.

İşte, ağzı biraz açılıyor.

Voilà, sa gueule s'ouvre.

Çok ağzı sıkı olacağım.

- Je serai très discrète.
- Je serai très discret.

Herkesin ağzı açık kalmıştı.

- Tout le monde fut stupéfait.
- Tout le monde fut abasourdi.
- Tout le monde a été abasourdi.

Bıçağımın ağzı çok keskin.

La lame de mon couteau est très tranchante.

- Onun duygusal bir ağzı vardır.
- Onun şehvetli bir ağzı var.

Elle a une bouche sensuelle.

İşte böyle, ağzı biraz açılıyor.

Voilà, sa gueule s'ouvre.

Onun büyük bir ağzı var.

Il a une grande gueule.

Ağzı koktuğu için atı vurdum.

J'ai abattu le cheval parce qu'il avait mauvaise haleine.

Sütten ağzı yanan, yoğurdu üfleyerek yer.

- Chat échaudé craint l'eau froide.
- Un enfant brûlé craint le feu.

O adamın büyük bir ağzı var.

Ce mec est une grande gueule.

- Tom hayretler içinde kalmıştı.
- Tom'un ağzı açık kalmıştı.
- Tom'un ağzı bir karış açık kaldı.

Tom était abasourdi.

Şu çocuk, ağzı açık olarak, bana baktı.

Cet enfant m'a dévisagé la bouche ouverte.

Merak etme Mary, ben ağzı sıkı olacağım.

Rassure-toi, Marie, je serai discrète.

- Tom her zaman yiyor.
- Tom'un ağzı hiç boş durmuyor.

Tom mange tout le temps.

- Yanmış bir çocuk ateşten korkar.
- Sütten ağzı yanan yoğurdu üfleyerek yer.

Un enfant brûlé craint le feu.

- Genellikle kuduz köpeklerin ağzında köpük olur.
- Kuduz köpeklerin genellikle ağzı köpürür.

Les chiens enragés ont habituellement les babines qui écument.

Parsın ağzı... Belki iki buçuk santimden daha yakındı, sağ kulağımın hemen yanındaydı

La bouche du léopard était peut-être à deux centimètres de moi, juste à côté de mon oreille.