Translation of "çalışacağım" in French

0.010 sec.

Examples of using "çalışacağım" in a sentence and their french translations:

- Ben çalışacağım.
- Çalışacağım.

- Je vais travailler.
- Je travaillerai.

Çalışacağım.

Je vais étudier.

Ben çalışacağım.

Je vais travailler.

Sıkı çalışacağım.

Je travaillerai dur.

Ders çalışacağım.

J'étudierai.

Yalnız çalışacağım.

- Je travaillerai seul.
- Je vais travailler seul.

Yaşadığım kadar çalışacağım.

Je travaillerai aussi longtemps que je vivrai.

Her gün çalışacağım.

Je vais travailler chaque jour.

Onu hatırlamaya çalışacağım.

J'essayerai de me souvenir de cela.

Kısa tutmaya çalışacağım.

J'essayerai de faire court.

Tom'a ulaşmaya çalışacağım.

- J'essaierai de contacter Tom.
- J'essayerai de contacter Tom.

Bunun üzerinde çalışacağım.

- Je vais travailler là-dessus.
- Je vais y travailler.

Ben çok çalışacağım.

Je vais travailler dur.

Daha çok çalışacağım.

Je vais essayer plus fort.

Yarın çok çalışacağım.

Demain je vais beaucoup étudier.

- Onu Fransızca söylemeye çalışacağım.
- Bunu Fransızca olarak söylemeye çalışacağım

J'essayerai de le dire en français.

Ben senin raporunu çalışacağım.

- Je vais étudier ton rapport.
- J'étudierai votre rapport.
- J'étudierai ton rapport.
- Je vais étudier votre rapport.

Bahar tatili boyunca çalışacağım.

Je vais travailler pendant les vacances de printemps.

Beklentilerinize uygun yaşamaya çalışacağım.

J'essaierai d'être à la hauteur de vos attentes.

Yarın, ben kütüphanede çalışacağım.

Demain, je vais étudier à la bibliothèque.

Gelecekte daha çok çalışacağım.

Dorénavant je travaillerai plus dur.

Bunu kısa tutmaya çalışacağım.

Je vais essayer de rester bref.

Onların dikkatlerini dağıtmaya çalışacağım.

J'essayerai de distraire leur attention.

Sana yardım etmeye çalışacağım.

- Je vais essayer de t'aider.
- J'essaierai de vous aider.

Elimden geleni yapmaya çalışacağım.

J'essaierai de faire de mon mieux.

Tom'la irtibat kurmaya çalışacağım.

- J'essaierai de contacter Tom.
- J'essayerai de contacter Tom.

Soruna cevap vermeye çalışacağım.

- J'essayerai de répondre à ta question.
- J'essayerai de répondre à votre question.
- Je vais essayer de répondre à ta question.
- Je vais essayer de répondre à votre question.

Yorgunum ama çok çalışacağım.

Je suis fatigué, mais je vais étudier avec application.

Eve geldikten sonra çalışacağım.

J'étudierai après être rentré à la maison.

Bunu bugün yapmaya çalışacağım.

J'essayerai de faire ça aujourd'hui.

Bunu tekrar yapmaya çalışacağım.

J'essaierai de le faire à nouveau.

Onu Fransızca söylemeye çalışacağım.

J'essayerai de le dire en français.

Bundan böyle daha çok çalışacağım.

Dorénavant je travaillerai plus dur.

Bu öğleden sonra İngilizce çalışacağım.

Je vais étudier l'anglais cet après-midi.

Bu öğleden sonra Fransızca çalışacağım.

Je vais étudier le français cet après-midi.

Bundan sonra daha çok çalışacağım.

Dorénavant je travaillerai plus dur.

Onları senin için bulmaya çalışacağım.

Je vais essayer de les trouver pour toi.

Yorgun olmama rağmen sıkı çalışacağım.

Quand bien même je suis fatigué, je vais travailler dur.

Gelecek sefer hata yapmamaya çalışacağım.

La prochaine fois, j’essaierai de ne pas faire de fautes.

Ben bir tane bulmaya çalışacağım.

- J'essayerai d'en trouver un.
- J'essayerai d'en trouver une.

Noel için eve gitmeye çalışacağım.

Je vais essayer de rentrer à la maison pour Noël.

Bu faturayı yarın ödemeye çalışacağım.

J'essayerai de payer cette facture demain.

Kovalama seçeneğine döneceğiz. Yolunu kesmeye çalışacağım.

On va lui courir après. Je tente de lui barrer la route.

Bu gece bir akrep bulmaya çalışacağım.

Et ce soir, je cherche un scorpion.

Tek bir bavulla yolculuk etmeye çalışacağım.

J'essaie de voyager avec une seule valise.

O fark etmeden topu almaya çalışacağım.

Je vais essayer de prendre la balle sans qu'il s'en aperçoive.

Gelecek sefer daha iyi yapmaya çalışacağım.

J'essayerai de faire mieux la prochaine fois.

Bu öğleden sonra final sınavlarına çalışacağım.

Je vais travailler pour les examens finaux cet après-midi.

İyi bir bronzluk elde etmeye çalışacağım.

Je vais essayer d'obtenir un bon bronzage.

Onu daha sonra tamir etmeye çalışacağım.

- Je tenterai de la réparer plus tard.
- Je tenterai de le réparer plus tard.
- J'essaierai de la réparer plus tard.
- J'essaierai de le réparer plus tard.

Öncelikle, onun niçin öyle düşündüğünü anlamaya çalışacağım.

D'abord je vais essayer de comprendre pourquoi il pense ainsi.

Yardım etmesi için Tom'u ikna etmeye çalışacağım.

J'essayerai de persuader Tom d'aider.

"Yarın gece partime gelecek misin?" "Orada olmaya çalışacağım."

- « Seras-tu à ma soirée, demain ? » « J'essaierai d'y être. »
- « Serez-vous à ma soirée, demain ? » « J'essaierai d'y être. »

Bu hafta sonu en az iki saat çalışacağım.

Cet après-midi j'étudierai pendant au moins deux heures.

"Akşam yemeğinden sonra ders çalışacak mısın?" "Evet, çalışacağım."

« Feras-tu tes devoirs après dîner ? » « Oui, je les ferai. »

Ben etnik ve dini azınlıklar hakkında yazmaya çalışacağım.

J'essaierai d'écrire au sujet des minorités ethniques et religieuses.

Bir kez daha deneyeceğim, bir kere daha kovalamaya çalışacağım.

Je tente encore un peu plus loin.

Ya buna tırmanmaya çalışacağım ya da mağaranın ağzından kaya tırmanışı yapacağım.

Soit je grimpe avec, soit j'escalade à même la roche.

Sabahleyin bir koşuşturmadan kaçınmak için bugün biraz geç saatlere kadar çalışacağım.

Aujourd'hui je quitte le travail un peu plus tard, afin d'éviter d'être surchargé de travail demain matin.

Ben eylül ayı sonuna kadar bir kitapçıda tam zamanlı olarak çalışacağım.

Jusqu'à fin septembre je travaille à plein temps dans une librairie.