Translation of "Uğraşarak" in English

Zayıflatan bir hastalıkla uğraşarak geçirmişti.

that he'd had from the time he was a young man.

Bunun tamiriyle uğraşarak çok fazla zaman harcadım.

I've spent too much time working on this.

Tom bütün günü çatıdaki sızıntıyı tamir etmek için uğraşarak geçirdi.

Tom spent all day trying to fix the leak in the roof.