Translation of "Geçirmişti" in English

0.006 sec.

Examples of using "Geçirmişti" in a sentence and their english translations:

Sözleri ruhumu ele geçirmişti.

His words haunted me.

Zayıflatan bir hastalıkla uğraşarak geçirmişti.

that he'd had from the time he was a young man.

O bir kalp krizi geçirmişti.

She had suffered a heart attack.

Ofiste kötü bir gün geçirmişti.

She had a bad day at the office.

Birçoğu İngiliz fabrikalarında yıllar geçirmişti.

Many had spent years in British factories.

Leyla zor bir çocukluk geçirmişti.

Layla had a tough childhood.

Tom çok kötü bir gün geçirmişti.

- Tom had a really bad day.
- Tom had a very bad day.

1862'de Kongre Homstead Yasasını geçirmişti.

In 1862, Congress had passed the Homestead Act.

Sami kanla kaplıydı ve travma geçirmişti.

Sami was covered in blood and traumatized.

Sami daha önce bir kalp krizi geçirmişti.

Sami has previously had a heart attack.

Tom Mary'nin çatının kenarında durduğunu gördüğü zaman neredeyse kalp krizi geçirmişti.

Tom nearly had a heart attack when he saw Mary standing on the edge of the roof.

- Tom gerçekten kötü bir gün geçirdi.
- Tom çok kötü bir gün geçirmişti.

Tom had a really bad day.