Translation of "Torun" in English

0.003 sec.

Examples of using "Torun" in a sentence and their english translations:

Torun istiyorum.

- I want grandchildren.
- I want grandkids.

Anne babam, torun istiyorlar.

My parents want grandchildren.

Tom üç tane torun sahibidir.

Tom has three grandchildren.

O büyük torun görmek için yaşadı.

He lived to see great-grandchildren.

Her torun bir melek değildir; bazen torunlar düşmandırlar.

Not every grandchild is an angel; sometimes grandchildren are enemies.

O, onların torun oğlu doğmadan önce kanserin kocasını öldüreceğinden korkuyordu.

She feared cancer would kill her husband before their great-grandson was born.

- "Hanımın nasıl?" anlamına gelen "How's the trouble and strife?" cümlesi, kafiyeli Cockney argosuna bir örnektir.
- "Kaşık düşmanı nasıl?" mecazi argo içeren bir cümle örneğidir.
- "Torun torba nasıl?" bir ikileme cümlesi örneğidir.

"How's the trouble and strife?" is an example of a sentence using Cockney rhyming slang.