Translation of "Takıldığı" in English

0.002 sec.

Examples of using "Takıldığı" in a sentence and their english translations:

Bu, Tom'un takıldığı yer.

This is where Tom hangs out.

Tom'un takıldığı kız sen misin?

Are you the girl Tom has been hanging out with?

Tom trafiğe takıldığı için akşam yemeğini geç yedik.

We ate dinner late because Tom got caught in a traffic jam.

Onun gözünün takıldığı ilk şey camdaki bir parmak iziydi.

The first thing that caught his eye was a fingerprint on the glass.

Öğrenmekte olduğunuz dili konuştukları bir ülkeye gidemiyorsanız bölgenizdeki o dili ana dil olarak konuşanların takıldığı bir bar bulun ve orada takılmaya başlayın.

If you can't visit a country where they speak the language you are learning, find a local bar where native speakers of that language hang out and start hanging out there.