Translation of "Sekizden" in English

Sekizden önce geri döndü.

He came back before eight.

Sekizden önce okula varmalısın.

You should arrive at school before eight.

Sekizden üç çıkarsa beş kalır.

Subtract three from eight and you get five.

Sekizden üç çıkarırsan beş kalır.

If you take 3 from 8, 5 remains.

O, sekizden önce geri geldi.

- He came back before eight.
- She came back before eight.

O, sekizden beşe kadar çalışır.

He works from 8 to 5.

Baba nadiren sekizden önce eve gelir.

Father seldom comes home before eight.

Onlar saat sekizden ona kadar konuştu.

- They were talking from 8 to 10 o'clock.
- They talked from 8 until 10.

Banka sekizden ikiye kadar açık kalır.

The bank stays open from eight until two.

Sekizden on bire kadar eğitim görüyorum.

I study from eight to eleven.

Saat sekizden sonra dışarıda olmamız tehlikelidir.

It is dangerous for us to be out after eight o'clock.

O, sekizden önce eve geri geldi.

He came back home before eight.

Sabah sekizden akşam beşe kadar çalışıyor.

He works from eight to five.

Her sabah saat sekizden önce evden çıkarım.

I leave home before eight o'clock every morning.

Evden her sabah saat sekizden önce ayrılırım.

I leave home before eight o'clock every morning.

Kural olarak, saat sekizden önce okula giderim.

As a rule, I go to school before eight o'clock.

Ben akşam sekizden sonra asla yemek yemeye çalışmam.

I try to never eat after 8:00 p.m.

Hiç kimse akşam sekizden sonra bu havuzda yüzmez.

Nobody swims in this pool after 8:00 p.m.

Tom akşam sekizden sonra yemek yememeyi kural edindi.

Tom makes it a rule not to eat after 8:00 p.m.

Akşam sekizden sonra yemek yememeyi kendine kural edinmiştir.

He makes it a rule not to eat after 8:00 p.m.

Ben her zaman sekizden önce uyanırım ama asla hemen kalkmam.

I always wake up before eight o'clock, but I never get up immediately.