Translation of "Planlamaya" in English

0.003 sec.

Examples of using "Planlamaya" in a sentence and their english translations:

Biz planlamaya başlamamız gerekiyor.

We need to start planning.

Bir şey planlamaya çalışıyoruz.

We're trying to plan something.

Sami intikam planlamaya başladı.

Sami started planning retribution.

Sami boşanmayı planlamaya başladı.

Sami started planning a divorce.

Düşünmeye ve planlamaya davet ettim.

and supporting private sector growth.

Tom soygunu planlamaya dâhil edildi.

Tom was involved in the planning of the robbery.

Bu şey aceleye gelmez; onun uzun vadeli planlamaya ihtiyacı var.

This thing can't be rushed; it needs long-term planning.