Translation of "Soygunu" in English

O, otoban soygunu.

- That's highway robbery.
- That's highway robbery!

O bir otoban soygunu!

- That's highway robbery.
- That's highway robbery!

Tom soygunu itiraf etti.

Tom confessed to the robbery.

O, soygunu ayrıntılı olarak anlattı.

He described the robbery in detail.

Tom soygunu planlamaya dâhil edildi.

Tom was involved in the planning of the robbery.

Tom bir banka soygunu yaptı.

Tom committed a bank robbery.

Fadıl soygunu düzenlediğini itiraf etti.

Fadil confessed to setting up the robbery.

Sami soygunu hazırladığını itiraf etti.

Sami confessed to setting up the robbery.

- Telefon soygunu alışılmadık bir şekilde engellendi.
- Telefon soygunu olağanüstü bir biçimde engellendi.

Phone theft has been thwarted in an unusual manner.

Sami banka soygunu için zaman ayırdı.

Sami has done time for bank robbery.

Tom'un banka soygunu ile bir ilgisi yoktu.

Tom didn't have anything to do with the bank robbery.

Layla banka soygunu için komplo kurmakla görevlendirildi.

Layla was charged with conspiracy for bank robbery.

Banka soygunu sana hapishanede on yıla mal olacak.

Bank robbery will cost you ten years in prison.

Üç gün önce burada bir banka soygunu gerçekleşti.

A bank robbery took place here three days ago.

Tom ile soygunu birbirine bağlayan sert kanıt yoktu.

There was no hard evidence linking Tom to the robbery.

Görünen o ki, banka soygunu en ince ayrıntısına kadar planlanmış.

It appears that the bank robbery was planned right down to the last detail.

Ve yüz tanıma sistemindeki bir hata yüzünden banka soygunu ile suçlandı.

on the basis of an error in a facial recognition system.