Translation of "Mezuniyet" in English

Mezuniyet için ne giyiyorsun?

What are you wearing to graduation?

Mezuniyet için bir şarttır.

It's a requirement for graduation.

Onun mezuniyet törenine gittim.

I went to his graduation ceremony.

Mezuniyet için Dünya tarihi gereklidir.

World history is required for graduation.

Senin bir mezuniyet diploman var.

You have a bachelor's degree.

Tom erken mezuniyet hakkında düşünüyor.

Tom is thinking about graduating early.

Tom'un bir mezuniyet derecesi yok.

Tom doesn't have a graduate degree.

Mezuniyet töreni 20 Mart'ta gerçekleşecek.

The graduation ceremony will take place on March 20th.

Tom Mary'nin mezuniyet törenine katıldı.

Tom attended Mary's graduation ceremony.

Tom dün mezuniyet tezini sundu.

Tom presented his graduation thesis yesterday.

Tom, Mary'yi mezuniyet balosuna davet etti.

Tom asked Mary to the prom.

Tom'un mezuniyet törenine gitmemek gerçekten doğru olmazdı.

It just wouldn't be right not to go to Tom's graduation ceremony.

O, lise mezuniyet balosunda onunla dans etti.

She danced with him at the high school prom.

Mezuniyet törenim için bir takım elbise giymedim.

I didn't wear a suit to my graduation ceremony.

Baba mezuniyet için bana bir kitap hediye etti.

Father gave me a book for graduation.

Sırası gelmişken, gelecek hafta üniversite mezuniyet törenimiz olacak.

By the way, next week will be our university graduation ceremony.

Mezuniyet sonrası Tom, Panama'da iş bulmaya karar verdi.

After graduation, Tom decided to find work in Panama.

Tom bana Mary'nin mezuniyet töreni dansına gelmesini istediğini söyledi

- Tom told me he asked Mary to the homecoming dance.
- Tom told me that he asked Mary to the homecoming dance.

Tom'un annesi onun mezuniyet resmini şömine rafında muhafaza etti.

Tom's mother kept his graduation picture on the mantel.

Tom senin mezuniyet balosu için kime teklifte bulunduğunu bana söyledi.

Tom told me who you were asking to the prom.

- Sınıf birincisi oldu.
- Sınıf birincisi olarak mezuniyet konuşmasını yapan öğrenci oldu.

She was the valedictorian of her class.

Mezuniyet töreninde mezun olan öğrencilerin adlarını söylemeyi unutmak şaşırtıcı bir başarısızlıktır.

Forgetting to say the graduating student's name at the graduation ceremony was a colossal miss.

Dekan ise bari mezuniyet töreninde basına haber verelim diyerek ikna etti Kemal Sunal'ı

the dean convinced Kemal Sunal, saying that we should let the press know at the graduation ceremony.