Translation of "Layla" in English

0.006 sec.

Examples of using "Layla" in a sentence and their english translations:

Layla yerdeydi.

Layla was on the floor.

Layla çok endişelendi

Layla became very nervous.

Layla bağırmaya başladı.

Layla started yelling.

Layla ağlamaya başladı.

Layla started crying.

Layla boşanmayı düşünmeye başladı.

Layla started considering divorce.

Layla Sami'yi öpmek istedi.

Layla wanted to kiss Sami.

Layla Sami'yi dışarıda öptü.

Layla kissed Sami in public.

Layla doğruca bilgisayarına gitti.

Layla went straight to her computer.

Layla terk edilmiş hissetti.

Layla felt abandoned.

Layla konuşulması kolay biri idi.

Layla was very easy to talk to.

Layla ve Sami azıcık gezindiler.

Layla and Sami drove around for a little bit.

Layla Sami'nin deli olduğunu düşündü.

Layla believed Sami was crazy.

Layla sadece ağlayıp çığlık atıyordu.

Layla was just crying and screaming.

Layla, Sami'nin mesajını saatler sonra aldı.

Layla received Sami's message hours later.

Bu, Layla ve Sami'nin tanıştığı yerdir.

That's where Layla and Sami met.

Sami ve Layla bir çocuk sahibiydi.

Sami and Layla had a kid.

Fadil'in Layla için başka bir planı vardı.

Fadil had another plan for Layla.

Layla banka soygunu için komplo kurmakla görevlendirildi.

Layla was charged with conspiracy for bank robbery.

- Leyla gazetecilik eğitimi alıyor.
- Layla gazetecilik okuyor.

Layla studies journalism.

Fadil ve Layla Kahire'ye gittiler ve orada evlendiler.

Fadil and Layla went to Cairo and got married there.

Eğer Layla kızlığını kaybetmiş olsaydı, toplum muhtemelen bu olayı araştırırdı.

If Layla lost her virtue, society would probably find out.

Layla Sami ile gezmek için kendini yeteri kadar rahat hissetti.

Layla felt comfortable enough to ride by herself with Sami.

Fadıl'ın Layla adında genç bir kızla uygunsuz ve yasadışı bir ilişkisi vardı.

Fadil had an inappropriate and illegal relationship with a young girl named Layla.

- Sami ve Layla bir film izlediler.
- Sami ve Leyla bir film seyrettiler.

Sami and Layla watched a film.

- Fadıl, Leyla'nın hayatta olup olmadığını bilmiyordu.
- Fadil , Layla hayatta mı deil mi bilmiyordu

Fadil didn't know whether Layla was alive or dead.