Translation of "Endişelendi" in English

Hastaların hepsi endişelendi.

The patients all worried.

Tom hemen endişelendi.

- Tom was immediately concerned.
- Tom was immediately worried.

Layla çok endişelendi

Layla became very nervous.

Tom hayatı hakkında endişelendi.

Tom worried about his life.

Bu, Tom'dan çok endişelendi.

This worried Tom a lot.

Tom, Mary hakkında endişelendi.

Tom worried about Mary.

Oğlunun sağlığı hakkında çok endişelendi.

She became very anxious about her son's health.

Tom, Mary'nin güvenliği hakkında endişelendi.

Tom became concerned about Mary's safety.

O, açılan alın bölgesi hakkında endişelendi.

He's worried about his receding hairline.

Tom tehlikeyi hissetti ve birdenbire endişelendi.

Tom sensed danger and was suddenly worried.

Tom, ilacın yan etkilerini öğrendiğinde endişelendi.

- Tom got worried when he learnt about the medicine's side effects.
- Tom got worried when he learned about the medicine's side effects.

Mary, Tom'un mektubunu okuduktan sonra endişelendi.

Mary became worried after she read Tom's letter.

Tom çok kan kaybetti ve doktorlar endişelendi.

Tom has lost a lot of blood and the doctors are worried.

Zaman geçerken, insanlar konu hakkında daha çok endişelendi.

As time went on, people grew more and more concerned about the matter.

Mary geleceğini söylediği zaman gelmediğinde, Tom biraz endişelendi.

Tom became a little concerned when Mary didn't arrive when she said she would.

Mary geleceğini söylediğinde gelmediği zaman Tom biraz endişelendi.

Tom got a little concerned when Mary didn't arrive when she said she would.

- Sami, Leyla için çok endişelendi.
- Sami, Leyla için çok endişeliydi.

Sami was so concerned for Layla.