Translation of "Konuşmamıza" in English

0.005 sec.

Examples of using "Konuşmamıza" in a sentence and their english translations:

Konuşmamıza katılmaz mısın?

Won't you join our conversation?

Mary konuşmamıza karıştı.

Mary broke in on our conversation.

Konuşmamıza izin verilmedi.

We weren't allowed to talk.

Tom konuşmamıza katılmadı.

Tom didn't take part in our conversation.

O, bizim konuşmamıza katılmadı.

She didn't take part in our conversation.

Tom'la konuşmamıza gerek yok.

We don't need to talk to Tom.

Onlarla konuşmamıza izin verin.

- Let us talk to them.
- Let's talk to them.

Onunla konuşmamıza izin verin.

- Let us talk to him.
- Let's talk to him.

Onlarla konuşmamıza gerek yok.

We don't need to talk to them.

Onunla konuşmamıza gerek yok.

We don't need to talk to him.

Tom konuşmamıza zorla girdi.

Tom broke into our conversation.

Yaşlı bir adam konuşmamıza girdi.

An old man broke into our conversation.

Tom konuşmamıza kulak misafiri oldu.

Tom overheard our conversation.

Tom'la konuşmamıza izin vereceğini sanmıyorum.

I don't suppose you'd let us talk to Tom?

Bu konuda konuşmamıza gerek yok.

We don't need to talk about that.

Tom'un konuşmamıza kulak misafiri olmasını istemedim.

I didn't want Tom to overhear our conversation.

Öğretmen sınıfta Fransızca konuşmamıza izin vermedi.

The teacher wouldn't allow us to speak French in the classroom.

Ya da daha bilimsel konuşmamıza gerek yoksa

or if we don't need to talk about more science,

Öğretmen sınıfta sadece Fransızca konuşmamıza izin verirdi.

The teacher would only allow us to speak French in the classroom.

Diğerleri gidiyor, onların gitmesini beklememize ve bir süre konuşmamıza ne dersin?

The others are leaving. What do you say we wait for them to go away and talk for a while?

- Biz ya İngilizce ya da Japonca konuşabiliyorduk.
- Ya İngilizce ya da Japonca konuşmamıza izin verildi.

We were allowed to speak either in English or in Japanese.