Translation of "Onlarla" in English

- Onlarla konuşmalıyız.
- Onlarla konuşmamız gerekiyor.

- We should talk to them.
- We need to speak to them.

- Onlarla konuşmam gerekiyor.
- Onlarla konuşmalıyım.

- I need to talk with them.
- I need to speak to them.

- Onlarla karşılaştın mı?
- Onlarla görüştün mü?
- Onlarla tanıştın mı?
- Onlarla buluştun mu?

Have you met them?

Onlarla uğraşabiliriz.

We can deal with them.

Onlarla konuşacağım.

I'm going to talk to them.

Onlarla git.

- Go with them!
- Go with them.

Onlarla konuşalım.

Let's talk to them.

Onlarla konuştum.

- I've spoken with them.
- I spoke with them.
- I talked to them.
- I spoke to them.

Onlarla konuşmadım.

I didn't tell them.

Onlarla ilgilenebilirim.

I can take care of them.

Onlarla gitmeliydim.

I should've gone with them.

Onlarla konuşmalıyız.

We should talk to them.

Onlarla konuşmalısın.

You should talk to them.

Onlarla ilgilen.

Deal with them.

Onlarla buluştum.

I met them.

Onlarla birlikteydim.

I was with them.

Onlarla konuşmalıyım.

I must talk with them.

Onlarla çalışıyorum.

I'm studying with them.

Onlarla kalacağım.

- I'll stick with them.
- I'm going to stay with them.
- I'll stay with them.

Onlarla kalıyorum.

I'm staying with them.

Onlarla kalmalıydın.

You should've stayed with them.

Onlarla kalmalıydık.

We should've stayed with them.

Onlarla kalmalıydım.

I should've stayed with them.

Onlarla kal.

Stay with them.

Onlarla kalacağız.

We'll stay with them.

Onlarla oturacağım.

I'll sit with them.

Onlarla pütürlenme.

Don't get rough with them.

Onlarla takılıyorum.

I've been hanging out with them.

Onlarla takılacağım.

I'm going to hang out with them.

Onlarla takılmam.

I don't hang out with them.

Onlarla takılma.

Don't hang out with them.

Onlarla dalaşmamalısın.

You shouldn't mess with them.

Onlarla dalaşma.

Don't mess with them.

Onlarla tanışmalıyım.

We need to meet with them.

Onlarla buluşacağım.

- I'll meet with them.
- I will meet with them.
- I'm going to meet with them.

Onlarla yaşardım.

I used to live with them.

Onlarla yaşamıyorum.

I don't live with them.

Onlarla yaşıyorum.

I live with them.

Onlarla buradayım.

I'm here with them.

Onlarla tokalaştım.

I shook hands with them.

Onlarla gidiyorum.

I'm going with them.

Onlarla gideceğim.

I'm going to go with them.

Onlarla gitmedim.

I didn't go with them.

Onlarla gideyim.

Let me go with them.

Onlarla gidebilirim.

I could go with them.

Onlarla ilgileneceğim.

- I'm going to deal with them.
- I'll deal with them.

Onlarla anlaştım.

I made a deal with them.

Onlarla görüşeceğim.

I'll consult with them.

Onlarla gelmedim.

I didn't come with them.

Onlarla gelemem.

- I can't come with them.
- I can't come with him.
- I can't come with her.

Onlarla geleceğim.

I'll come with them.

Onlarla geldim.

I came with them.

Onlarla olmalıydım.

I should've been with them.

Onlarla olmalıyız.

We should be with them.

Onlarla olmalıyım.

I should be with them.

Onlarla olacağım.

I'll be with them.

Onlarla Avustralya'daydım.

I was in Australia with them.

Onlarla tartıştım.

I argued with them.

Onlarla konuşuyorum.

I'm talking to them.

Onlarla konuştuk.

We've talked to them.

Onlarla konuş.

Talk to them.

Onlarla konuşmayacağım.

- I'm not going to talk to them.
- I won't speak to them.

Onlarla konuşamam.

- I can't talk to them.
- I can't speak to them.

Onlarla konuşma.

Don't talk to them.

Onlarla konuşabilirim.

- I might talk to them.
- I could talk to them.

Onlarla konuşacağız.

We'll talk to them.

Onlarla konuşabilirdin.

You could talk to them.

Onlarla konuşabilirsin.

You can talk to them.

Onlarla konuşabiliriz.

We can talk to them.

Onlarla konuşmayacağız.

We won't speak to them.

Onlarla konuşmam.

I don't speak to them.

Onlarla akrabayım.

I'm related to them.

Onlarla vedalaşayım.

Let me say goodbye to them.

Onlarla konuşayım.

Let me tell them.

Onlarla ilgilendim.

I took care of them.

Onlarla ilgileniyordum.

I was taking care of them.

Onlarla ilgilenmelisin.

You must take care of them.

Onlarla ilgileneceğiz.

We'll take care of them.

Onlarla tanıştım.

- I've met them.
- I've met him.

Onlarla tanışacaksın.

You'll meet them.

Onlarla tanışacağız.

We'll meet them.

Onlarla tanışacağım.

- I'll meet with them.
- I'll meet them.