Translation of "Kaynakları" in English

0.010 sec.

Examples of using "Kaynakları" in a sentence and their english translations:

Yeterli kaynakları yoktu.

or medical treatment,

Onların kaynakları yok.

They don't have resources.

Dünyanın kaynakları sınırlıdır.

The resources of the earth are limited.

Dünya kaynakları sınırlıdır.

The world's resources are limited.

Tom'un kaynakları sınırlıdır.

Tom's resources are limited.

Onların kaynakları yanlış.

Their sources are wrong.

Hala daha yabancıların kaynakları

sources of foreigners still

Bütün doğal kaynakları tükettik.

We have consumed all the natural resources.

Onun sonsuz kaynakları var.

He has infinite resources.

Tom kaynakları boşa harcıyor.

Tom is wasting resources.

Onların alternatif enerji kaynakları yoktu.

They had no alternative energy sources.

Bazı iyi protein kaynakları nelerdir?

What are some good sources of protein?

Çin yeni enerji kaynakları arıyor.

China is looking for new sources of energy.

Bilimsel kaynakları sınırlı bir lisede okumuştum.

with limited opportunity for scientific exploration.

Bölge maden kaynakları açısından oldukça zengindir.

The region is relatively rich in mineral resources.

Japonya doğal kaynakları bakımından zengin değildir.

Japan is not rich in natural resources.

Bizler, yenilenebilir enerji kaynakları bulmak zorundayız.

We must develop renewable energy sources.

Bu ülke maden kaynakları açısından zengindir.

This country is rich in mineral resources.

Amerika Birleşik Devletleri'nin doğal kaynakları boldur.

The United States is abundant in natural resources.

Şirkette karar almak ve kaynakları paylaştırmak için

We look at all the rules, the processes, the systems in the company,

Ve kaynakları adına yılda 400 milyar dolar harcıyor.

in the name of addiction, on programs and resources that don't work.

Ve kıyı boyunca yiyecek kaynakları da karşıma çıkabilir.

and also there might be some food sources along the shore.

çok sayıda insanı ve mali kaynakları tehlikeden kurtardı

freed up vast manpower and financial resources

Dünya'nın petrol yerine yeni enerji kaynakları geliştirmesi gerekmektedir.

The world needs to develop new energy sources in place of oil.

Ülkenin kaynakları var ama bunları nasıl kullanacağını bilmiyor.

The country has resources, but can't exploit them.

Biz güneş ve rüzgar gibi enerji kaynakları kullanacağız.

We'll use energy sources such as the sun and wind.

Enginlerin kaynakları ve göklerin kapakları kapandı. Yağmur dindi.

The fountains also of the deep, and the floodgates of heaven, were shut up, and the rain from heaven was restrained.

Alternatif yakıt kaynakları bulunamazsa, dünyamız bir enerji krizi geçirir.

Our world will have an energy crisis if alternative fuel sources are not found.

Güney Kore'nin büyük nüfus dışında doğal kaynakları olmadığı için, bu şirketler

Since South Korea has no natural resources but a big population, those companies put

- Japonya doğal kaynakları bakımından zengin değildir.
- Japonya doğal kaynaklarca zengin değildir.

Japan is not rich in natural resources.

Latince ve Yunanca, Avrupa dilleri için önemli ödünç alma kaynakları olmuştur.

Latin and Greek have been significant sources of borrowings for European languages.

Insan nüfusu ve daha fazlası için ihtiyaç duyduğumuz tüm gıda ve kaynakları

we still end up with soils that are healthier, more fertile,

Bunlar arasında yiyecek ve balığın yeni kaynakları ve diğer canlıların yeni türleri olabilir.

Among these there may be new sources of food fish and new species of other creatures.

O, buranın kaynakları ve insan gücü sayesinde Osmanlı İmparatorluğunun arazisini daha da büyütebileceğini biliyordu.

recognizing that its' resources and manpower could fuel further Ottoman expansion.

Sincan bölgesinin Çin için bu kadar önemli olmasının bir nedeni de, enerji kaynakları bakımından zengin olması.

Part of why the Xinjiang region is so important to China is that it’s rich with energy resources.

İlk ırmağın adı Pişon'dur. Altın kaynakları olan Havila sınırları boyunca akar. Orada iyi altın, reçine ve oniks bulunur.

The name of the one is Phison: that is it which compasseth all the land of Hevilath, where gold groweth. And the gold of that land is very good: there is found bdellium, and the onyx stone.

Nuh altı yüz yaşındayken, o yılın ikinci ayının on yedinci günü enginlerin bütün kaynakları fışkırdı, göklerin kapakları açıldı.

In the six hundredth year of the life of Noah, in the second month, in the seventeenth day of the month, all the fountains of the great deep were broken up, and the floodgates of heaven were opened.

Başka bir yerde boşa gien bol besin kaynakları varken yeryüzünde bir yerde her iki saniyede bir çocuk açlıktan ölüyor.

Every two seconds somewhere on Earth a child dies of starvation, while elsewhere there are abundant food resources going to waste.

Biz dil araçlarını bir sonraki seviyeye getirmek istiyoruz.Biz dil öğrenme manzarasında yenilik görmek istiyoruz.Ve bu, bir topluluk olmadan inşa edilemeyen verimli platformlar olmadan katkıda bulunamayan açık dil kaynakları olmadan olamaz.

We want to bring language tools to the next level. We want to see innovation in the language learning landscape. And this cannot happen without open language resources which cannot be built without a community which cannot contribute without efficient platforms.