Translation of "Sınırlıdır" in English

0.003 sec.

Examples of using "Sınırlıdır" in a sentence and their english translations:

Seçenekleriniz sınırlıdır.

Your options are limited.

Seçeneklerimiz sınırlıdır.

Our choices are limited.

Çok sınırlıdır.

It's very limited.

Dünyanın kaynakları sınırlıdır.

The resources of the earth are limited.

Tom'un seçenekleri sınırlıdır.

Tom's options are limited.

Sınıf mevcutları sınırlıdır.

Class sizes are limited.

Dünya kaynakları sınırlıdır.

The world's resources are limited.

İnsanın bilgisi sınırlıdır.

Man's knowledge is finite.

Tom'un kaynakları sınırlıdır.

Tom's resources are limited.

Tedavi seçenekleri sınırlıdır.

Treatment options are limited.

Benim seçeneklerim sınırlıdır.

My options are limited.

Onun bakış açısı sınırlıdır.

Her viewpoint is limited.

Elbette, Fransızca bilgim sınırlıdır.

Certainly, my knowledge of French is limited.

Bu ülkede petrol sınırlıdır.

Oil is scarce in this country.

Fransızca kelime bilgim sınırlıdır.

My French vocabulary is limited.

Bilgi sınırlıdır; bilgelik daha sınırlı.

Knowledge is scarce; wisdom is scarcer.

Sorun üzerindeki bilgimiz oldukça sınırlıdır.

Our knowledge on the problem is rather limited.

Tekerlekli sandalye erişimi çok sınırlıdır.

Wheelchair access is very limited.

Hayal gücü bilgiden daha önemlidir. Bilgi sınırlıdır.

Imagination is more important than knowledge. Knowledge is limited.

İnsanın imkânları yalnızca hayal gücü ile sınırlıdır.

The opportunities of man are limited only by his imagination.

Ne yazık ki, Türkiye'deki MacBook kullanımı çok sınırlıdır.

Unfortunately, the usage of MacBooks is very limited in Turkey.

- Şehirlerde hız sınırı 50 km / h dir.
- Şehirlerde, hız saatte 50 km ile sınırlıdır.

In towns, speed is limited to 50 km/h.