Translation of "Kaydetti" in English

Birkaç cümle kaydetti.

She recorded a few sentences.

Tom onu kaydetti.

Tom recorded it.

Tom sürekli ilerleme kaydetti.

Tom has made steady progress.

Tom onu videoya kaydetti.

Tom videotaped it.

Tom biraz ilerleme kaydetti.

Tom has made some progress.

Sami o anları kaydetti.

Sami recorded those moments.

Muhabir söylenilen her şeyi kaydetti.

The reporter took down everything that was said.

Kaset kaydedici, onun sesini kaydetti.

The tape recorder has recorded his voice.

O kasetçalar onun sesini kaydetti.

That tape recorder recorded his voice.

Tom dizüstünde bir şey kaydetti.

Tom jotted something in his notebook.

Tom iki kez skor kaydetti.

Tom scored twice.

Yanni, numarasını Skura'nın telefonuna kaydetti.

Yanni put his number in Skura's phone.

O saatine baktı ve beşgeçtiğini kaydetti.

She looked at her watch and noted that it was past five.

O, teniste büyük bir ilerleme kaydetti.

He has made a big improvement in tennis.

İngilizcede dikkate değer bir ilerleme kaydetti.

He has made remarkable progress in English.

Botanikçi dikkatle ağaçların morfolojik özellikleri kaydetti.

The botanist carefully recorded the morphological characteristics of the trees.

Tom, Fransızcada dikkat çekici ilerleme kaydetti.

Tom made remarkable progress in French.

Tom üçüncü çeyrekte 13 sayı kaydetti.

Tom scored 13 points in the third quarter.

Ancak, yeni hükümet bazı önemli ilerlemeler kaydetti.

However, the truth is the new government has achieved some advances.

O, bu makineyi kullanmada iyi ilerleme kaydetti.

He made good progress in handling this machine.

O, Mandarin dilini konuşmada büyük ilerleme kaydetti.

He has made great progress in speaking Mandarin.

Kız kardeşim İngilizcede önemli bir gelişme kaydetti.

My sister has made remarkable progress in English.

Japon endüstrisi savaştan beri büyük ilerlemeler kaydetti.

Japanese industry has made great advances since the war.

Dün gece termometre eksi on derece kaydetti.

The thermometer registered minus ten last night.

Noelin yaklaşması nedeniyle iş biraz gelişme kaydetti.

With the approach of Christmas, business improved somewhat.

Bir ay geçti ve iş biraz ilerleme kaydetti.

A month has passed and the work has made little progress.

Onun gözetiminde, sanayi sektörü hızlı bir artış kaydetti.

Under his watch, the industrial sector saw a sharp increase.

Fadıl'ın ailesi onu Kahire'deki prestijli bir okula kaydetti.

Fadil's parents enrolled him in a prestigious school in Cairo.

Tom Mary'yle olan konuşmasını kaydetti ve John'a gönderdi.

Tom recorded his conversation with Mary and sent it to John.

- Bilgisayar bilimi ülkemizde hızlı bir ilerleme kaydetti.
- Bilgisayar bilimi ülkemizde hızlı bir ilerleme yaptı.

Computer science has made rapid progress in our country.

- Tom şimdiden 30 puan aldı.
- Tom daha şimdiden 30 sayı attı.
- Tom şimdiden 30 sayı kaydetti.

- Tom has already scored 30 points.
- Tom has scored 30 points already.