Translation of "Kötümser" in English

Tom kötümser.

Tom is pessimistic.

Tom çok kötümser.

Tom is far too pessimistic.

Kötümser görünmek istemiyorum.

I don't want to sound pessimistic.

Asla kötümser olmadım.

I never was pessimistic.

Çok kötümser davranıyorsun.

You're being too pessimistic.

- Kötümser değilim.
- Karamsar değilim.

I'm not pessimistic.

Tom kötümser, değil mi?

Tom is pessimistic, isn't he?

O kadar kötümser olma.

Don't be so pessimistic.

Ben bir kötümser değilim.

I am not a pessimist.

Tom tamamen kötümser değildir.

Tom isn't totally pessimistic.

Tom'un kötümser olduğunu biliyorum.

- I know that Tom is pessimistic.
- I know Tom is pessimistic.

Tom muhtemelen kötümser olacak.

Tom is likely to be pessimistic.

Tom kötümser olduğunu söyledi.

- Tom said he's pessimistic.
- Tom said that he's pessimistic.

Tom muhtemelen hâlâ kötümser.

Tom is probably still pessimistic.

- Tom çok fazla kötümser.
- Tom aşırı kötümser.
- Tom aşırı karamsar.

Tom is way too pessimistic.

Hasta insanlar kötümser olma eğilimindedirler.

Sick people tend to be pessimistic.

Onun kötümser olma eğilimi var.

He has a tendency to be pessimistic.

Tom bana kötümser olduğunu söyledi.

- Tom told me that he's pessimistic.
- Tom told me he's pessimistic.

Tom, Mary'nin kötümser olmadığını söyledi.

- Tom said Mary wasn't pessimistic.
- Tom said that Mary wasn't pessimistic.

Tom, Mary'nin kötümser olduğunu söyledi.

- Tom said Mary was pessimistic.
- Tom said that Mary was pessimistic.

Tom Mary'nin kötümser olduğunu söyledi.

- Tom said Mary is pessimistic.
- Tom said that Mary is pessimistic.

Tom benim kadar kötümser değil.

Tom isn't as pessimistic as I am.

Tom biraz kötümser, değil mi?

Tom is somewhat pessimistic, isn't he?

Kötümser olmak daha iyi değil mi,

to safeguard against complacency,

Yanılıyorsun. Ben kötümser değilim ama kuşkucuyum.

You're wrong. I'm not pessimistic, but sceptical.

- Galiba Tom karamsar.
- Sanırım Tom kötümser.

- I think Tom is pessimistic.
- I think that Tom is pessimistic.

Sen hep bu kadar kötümser misin?

You're always so pessimistic?

Tom neden hep bu kadar kötümser?

Why is Tom always so pessimistic?

Tom, Mary göründüğü kadar kötümser görünmüyordu.

Tom didn't seem to be as pessimistic as Mary seemed to be.

Aynaya bakan iyimser kişi daha da iyimser olur ve kötümser kişi daha da kötümser.

The optimist looks into a mirror and becomes more optimistic, the pessimist more pessimistic.

Bir kötümser, hiç kimse tarafından öpülmeyi ummaz.

A pessimist doesn't expect to be kissed by anyone.

İyimser bir Alman ve kötümser bir Alman arasındaki fark nedir? İyimser İngilizce öğrenir; kötümser Rusça öğrenir.

What is the difference between a German optimist and a German pessimist? The optimist learns English; the pessimist learns Russian.

- Tom çok karamsar, değil mi?
- Tom çok kötümser, değil mi?

Tom is very pessimistic, isn't he?

Tom, olaylara daima olumsuz tarafından bakan çok kötümser bir insan.

- Tom's a very pessimistic person and always sees the negative side of any situation.
- Tom is a very pessimistic person and always sees the negative side of any situation.

Kötümser her fırsatta zorluğu görür; bir iyimser her zorlukta fırsatı görür.

A pessimist sees the difficulty in every opportunity; an optimist sees the opportunity in every difficulty.