Translation of "Ikili" in English

- Tom çifte ajandı.
- Tom ikili ajandı.
- Tom ikili oynayan bir ajandı.

Tom was a double agent.

Sağlığımızı ikili olarak görmeyi bırakmak,

to stop seeing our health as binary,

Çevirmenin ikili bir görevi vardır.

The interpreter has a double role.

Linda'nın kocası ona karşı ikili oynuyordu.

Linda's husband was two-timing her.

- Ne ikili ama!
- Ne çift ama!

What a pair!

2015 numarası ikili olarak 11111011111 olarak gösterilir.

The number 2015 is represented as 11111011111 in binary.

Peki, Türkiye ve gelecek uyumlu bir ikili midir?

So, are Turkey and future a compatible binary?

İyi bir ikili midir? Bir de buna bakalım hızlıca.

A good binary? Let’s take a quick look.

Öğretmen öğrencilerin ikili grup halinde diyaloğu patik yapmalarını istedi.

The teacher asked the students to practice the dialogue in pairs.

- Sami ikili bir hayat yaşıyordu.
- Sami ikiyüzlü bir hayat yaşıyordu.

Sami was living a double life.

Eskiden cinsiyetin doğuştan kazanıldığını savunanlardandım, ama artık ikili cinsiyet sistemine çok karşıyım.

I used to be really cis, but by now I've become pretty genderqueer.

Tom ikili bir hayat sürdü. Birbirleriyle ilgili hiçbir şey bilmeyen iki ailenin babasıydı.

Tom led a double life. He was the father of two families who knew nothing about each other.

- Süzme peynirle konserve şeftali şahane bir ikili olur.
- Süzme peynir konserve şeftaliyle çok iyi gider.

Cottage cheese and canned peaches are a delicious combination.