Translation of "Içemem" in English

Kahve içemem.

I can't drink coffee.

Alkol içemem.

I can't drink alcohol.

Artık içemem.

I can't drink any more.

Sigara içemem.

I can't smoke.

Şarap içemem.

I am not able to drink wine.

Tekila içemem.

I can't drink tequila.

Artık bira içemem.

I can't drink the beer any more.

Bu şeyi içemem.

I can't drink this stuff.

Kahveyi şekersiz içemem.

I can't drink coffee without sugar.

Ben süt içemem.

I can't drink milk.

Daha fazla bira içemem.

I can't drink more beer.

Ben şekersiz kahve içemem.

I cannot drink coffee without sugar.

- Kahveyi şekersiz içemem.
- Kahvemde şeker olmadan yapamam.
- Ben şekersiz kahve içemem.

- I cannot do without sugar in my coffee.
- I can't drink coffee without sugar.
- I cannot drink coffee without sugar.
- I'm incapable of drinking coffee without sugar.
- I can't do without sugar in my coffee.

Ben sigara içemem. Ben hastayım.

I cannot smoke. I am sick.

Bu çorba çok sıcak, içemem.

The soup's too hot, I can't eat it.

Ben daha fazla bira içemem.

I can't drink any more beer.

Çay o kadar sıcak ki onu içemem.

The tea is so hot that I cannot drink it.

Çok sıcak şeyleri yiyemem ya da içemem.

I can't eat or drink very hot things.

Çorba o kadar çok sıcak ki onu içemem.

The soup is so hot I can't drink it.

Bu kahve o kadar sıcak ki onu içemem.

- This coffee is so hot that I can't drink it.
- This coffee is too hot for me to drink.

- Eve arabamla dönmek zorundayım, o yüzden içki içemem.
- Alkol alamam, çünkü eve arabamla gitmek zorundayım.

I can't drink because I have to drive home.