Translation of "Fırçalamaya" in English

0.046 sec.

Examples of using "Fırçalamaya" in a sentence and their english translations:

Saçını fırçalamaya git.

Go brush your hair.

Tom dişlerini fırçalamaya başladı.

Tom began to brush his teeth.

Tom yeri fırçalamaya başladı.

Tom started scrubbing the floor.

Şimdi dişini fırçalamaya git.

Now go brush your teeth.

Siz çocuklar dişlerinizi fırçalamaya gitmelisiniz!

You guys need to go brush your teeth!

Her yemekten sonra dişlerimi fırçalamaya çalışıyorum.

I try to brush my teeth after every meal.