Translation of "Dükkanı" in English

0.009 sec.

Examples of using "Dükkanı" in a sentence and their english translations:

Tom dükkanı kapatıyor.

Tom is closing the store.

O, dükkanı kapatacak.

He is going to shut up shop.

Tom dükkanı kapattı.

Tom closed the store.

O,dükkanı kapattı.

He closed the shop.

Thomas dükkanı kapattı.

Thomas closed the shop.

Onlar dükkanı kapattı.

They closed the shop.

Kasap dükkanı kapalıdır.

The butcher shop is closed.

Hırdavatçı dükkanı parkın yanındadır.

The hardware store is near the park.

Çiçekçi dükkanı tam caddenin karşısında.

The flower shop is just across the street.

Boru dükkanı caddenin karşı tarafında.

The pipe shop is across the street.

Annenin bir kahve dükkanı vardır.

Mother has a coffee shop.

Mahallede bir oyuncak dükkanı var.

There is a toy shop in the neighborhood.

Tom bir dondurma dükkanı sahibidir.

Tom is an ice cream shop owner.

Tom bugün dükkanı erken kapattı.

Tom closed the store early today.

Tom'un bir berber dükkanı var.

Tom has a barber shop.

Tom bir ayakkabı dükkanı işletiyor.

Tom runs a shoe shop.

Onlar dükkanı kapattı ve kasabadan ayrıldı.

They closed up shop and left town.

Caddenin karşısındaki dükkanı denemek zorunda kalacaksın.

You'll have to try the store across the street.

İstasyonun önünde bir kahve dükkanı var.

There's a coffee shop in front of the station.

Yakında bir şapka dükkanı var mı?

Is there a hat shop nearby?

Müşteri olmadığı için dükkanı erken kapattık.

There were no customers, so we closed the shop earlier.

Senin bu dükkanı kapatman gerektiğini öneriyorum.

I suggest you should do away with this shop.

Burası eşimle ilk buluştuğum kahve dükkanı.

This is the coffee shop I first met my wife in.

Hırdavat dükkanı hâlâ eskiden olduğu yerde.

The hardware store is still where it used to be.

Tom'un bir çizgi roman dükkanı var.

Tom owns a comic book store.

Burası eskiden kasap dükkanı olarak kullanılıyordu.

- This used to be a butcher shop.
- This used to be a butcher's shop.

Caddenin karşısında bir berber dükkanı var.

There's a barbershop across the street.

Yolun karşısında bir berber dükkanı var.

There's a barbershop across the road.

Tom bu gece dükkanı erken kapadı.

Tom closed the shop early tonight.

- Tom'un bir hırdavat dükkanı var.
- Tom'un bir nalbur dükkanı var.
- Tom'un bir donanım mağazası var.

Tom owns a hardware store.

Bir banka ve okul arasında dükkanı bulacaksın.

- You'll find the shop between a bank and a school.
- You will find the shop between a bank and a school.

Bay Hobson dükkanı kapattı ve eve gitti.

Mr Hobson shut the shop and went home.

Orada büyük bir çiçekçi dükkanı var mı?

Is there a large flower shop there?

Eğer sola dönerseniz, bir kahve dükkanı göreceksiniz.

If you turn left, you'll see a coffee shop.

O Ramen dükkanı gece geç saatlerde açıktır.

That ramen shop is open late at night.

Bu çevrede bir hediyelik eşya dükkanı var mı?

Is there any souvenir shop around here?

Dükkanı bir banka ve bir okul arasında bulacaksınız.

You will find the shop between a bank and a school.

Biz üç kız kardeş bir kahve dükkanı açtı.

We three sisters opened a coffee shop.

- Bugün dükkanı erken kapattım.
- Bugün mağazayı erken kapattım.

I closed the store early today.

Bay Tanaka küçük bir kırtasiye dükkanı çalıştırarak geçimini yapıyor.

- Mr Tanaka makes a living by running a small stationery shop near the station.
- Mr. Tanaka makes a living by running a small stationery shop near the station.

Bu kafe dükkanı gelecek vadeden sanatçılar tarafından ziyaret edilir.

The coffee shop is haunted by aspiring artists.

Tom'un evinin hemen yanında küçük bir antika dükkanı var.

Tom has a small antique shop right next to his house.

- Yakınlarda bir çiçek mağazası var.
- Yakınlarda bir çiçekçi dükkanı var.

There is a flower shop near by.

"Bu ne dükkanı?" "İçeri girip bir göz atmalı mıyız?" "Tamam."

"What's this shop?" "Should we go in and have a look?" "OK."

- Tom'un Boston'da bir mağazası var.
- Tom'un Boston'da bir dükkanı var.

- Tom has a store in Boston.
- Tom owns a store in Boston.

Tom için bütün dükkanı aradık, ve onu oyuncak bölümünde bulduk.

We searched the entire shop for Tom, and found him in the toy department.

CLIS Yolu üzerinde Hayasaka Cycle'ın hemen karşısında bir Subway sandviç dükkanı var.

There’s a Subway sandwich shop just across from Hayasaka Cycle on Clis Road.