Translation of "Düşündüğünden" in English

0.090 sec.

Examples of using "Düşündüğünden" in a sentence and their english translations:

Düşündüğünden daha güçlüsün.

You're stronger than you think.

Düşündüğünden daha popülersin.

You're more popular than you think.

Düşündüğünden daha yaşlıyım.

- I'm older than you think.
- I'm older than you think I am.

- Çocuklar düşündüğünden daha zeki.
- Çocuklar düşündüğünden daha akıllı.

Kids are smarter than you think.

Tarih, düşündüğünden daha karmaşıktır.

History is more complex than you think.

Senin düşündüğünden daha sertim.

I'm tougher than you think.

Ne düşündüğünden emin değilim.

I'm not sure what you were thinking.

Düşündüğünden çok daha yakın.

Much sooner than you think.

Muhtemelen düşündüğünden daha zekisin.

You're probably smarter than you think.

Tom, düşündüğünden daha yaşlı.

- Tom is older than you think.
- Tom is older than you think he is.

O düşündüğünden daha yaşlı.

He's older than you think.

Olduğumu düşündüğünden daha yaşlıyım.

I'm older than you think I am.

Tom düşündüğünden daha genç.

Tom is younger than you think.

Düşündüğünden daha çok biliyorsun.

- You know more than you think.
- You know more than you think you do.

Tom düşündüğünden daha hızlı.

Tom is faster than you think.

Senin düşündüğünden daha geç.

It's later than you think.

Senin düşündüğünden daha yaşlıyım.

- I'm older than you think.
- I'm older than you think I am.

Tom düşündüğünden daha güçlü.

Tom is stronger than you think.

Sen düşündüğünden daha akıllısın.

You're smarter than you think.

Ben düşündüğünden daha gencim.

I'm younger than you think.

Bu düşündüğünden daha sık olur.

It happens more often than you would think.

Onun ne düşündüğünden emin değilim.

I'm not sure what he was thinking.

O senin düşündüğünden daha yeni.

That's more recent than you think it is.

Tom'un ne düşündüğünden emin değilim.

I'm not sure what Tom was thinking.

Seni düşündüğünden daha iyi tanıyorum.

- I know you better than you think.
- I know you better than you think I do.

Senin düşündüğünden daha iyi anlıyorum.

I understand better than you think.

Gelecek senin düşündüğünden daha yakın.

The future is closer than you think.

O senin düşündüğünden daha genç.

She's younger than you think.

Tom senin düşündüğünden daha zeki.

Tom is smarter than you think.

Sen düşündüğünden daha az güzelsin.

You are less beautiful than you think.

O, senin düşündüğünden daha yaşlı.

She's older than you think.

Senin düşündüğünden daha çok önemsiyorum.

I care more than you think.

Tom Mary'nin düşündüğünden daha zeki.

Tom is smarter than Mary thinks.

Sen düşündüğünden çok daha akıllısın.

You're a lot smarter than you think.

O, senin düşündüğünden daha yakışıklı.

He is more handsome than you think.

O senin düşündüğünden daha güzel.

She is more beautiful than you think.

Tom olduğunu düşündüğünden daha zengin.

- Tom is richer than you think he is.
- Tom is richer than you think.

Tom olduğunu düşündüğünden daha yaşlı.

Tom is older than you think he is.

Tom'un ne düşündüğünden bana ne?

What do I care what Tom thinks?

Bu düşündüğünden daha zor olacak.

- It'll be more difficult than you think.
- It'll be harder than you think.

Yapabileceğini düşündüğünden çok daha fazla okuyabilirsin.

You can read a lot more than you think you can.

Bildiğimi düşündüğünden çok daha fazlasını biliyorum.

I know a lot more than you think I do.

Senin hakkında düşündüğünden fazla şey biliyorum.

I know more about you than you realize.

Ben senin düşündüğünden daha fazlasını biliyorum.

I know more than you think.

Tom'un gördüğümü düşündüğünden daha fazlasını gördüm.

I saw more than Tom thought I saw.

Biz senin düşündüğünden çok daha güçlüyüz.

We are a lot stronger than you thought.

Bu, senin düşündüğünden daha sık olur.

It happens more often than you'd think.

Ben insanların düşündüğünden kadar aptal değilim.

I'm not as stupid as people think.

Pedofili muhtemelen insanların düşündüğünden daha yaygındır.

Pedophilia is probably more common than people think.

Sanırım olduğunu düşündüğünden çok daha güçlüsün.

I think you're a lot stronger than you think you are.

Tom insanların düşündüğünden çok daha iyidir.

Tom is a lot better than people think.

O birçok kişinin düşündüğünden daha zor.

It's harder than most people think.

Tom Mary'nin düşündüğünden çok daha genç.

- Tom is much younger than Mary thinks.
- Tom is a lot younger than Mary thinks.

Tom senin düşündüğünden daha uzun muydu?

Was Tom taller than you thought?

Tom onun olduğunu düşündüğünden daha genç.

- Tom is younger than you think.
- Tom is younger than you think he is.

Tom'un olduğumu düşündüğünden çok daha gencim.

I'm way younger than Tom thinks I am.

Bu olacağını düşündüğünden daha kolay olabilir.

It may be easier than you think it'll be.

Tom senin düşündüğünden çok daha gençtir.

Tom is much younger than you think he is.

Tom Fransızcada olduğunu düşündüğünden daha iyi olabilir.

Tom might be better at French than you think he is.

Akademik sahtekarlık muhtemelen düşündüğünden daha yaygın olabilir.

Academic fraud may be more common than you think.

Tom senin düşündüğünden daha fazla önem verir.

Tom cares more than you think.

Tom Mary'nin düşündüğünden daha az ilgi duymadı.

Tom couldn't care less what Mary thinks.

Tom muhtemelen onun olduğunu düşündüğünden daha akıllı.

Tom is smarter than you probably think he is.

Tom çoğu insanın olduğunu düşündüğünden daha genç.

- Tom is younger than most people think he is.
- Tom is younger than most people think.

Tom muhtemelen senin olduğunu düşündüğünden daha zengin.

Tom is richer than you probably think he is.

Tom senin onun olduğunu düşündüğünden daha güçlü.

Tom is stronger than you think he is.

Tom senin onun olduğunu düşündüğünden daha akıllı.

Tom is smarter than you think he is.

Ben muhtemelen olduğumu düşündüğünden çok daha yaşlıyım.

I'm probably much older than you think I am.

Bunu yapmak olacağını düşündüğünden daha zor olabilir.

- It might be harder to do than you think it'll be.
- It might be more difficult to do than you think it'll be.

Bunu yapmak süreceğini düşündüğünden daha uzun sürecek.

- It'll take you longer to do that than you think it will.
- It'll take you longer to do that than you think.

Bunu yapmak olacağını düşündüğünden daha kolay olabilir.

It may be easier to do than you think it'll be.

Tom çoğu insanın onun olduğunu düşündüğünden daha zeki.

- Tom is smarter than most people think he is.
- Tom is smarter than most people think.

Seni her zaman sevdiğimi düşündüğünden daha çok sevdim.

I've always liked you more than you thought I did.

Ben Tom'u onun tanıdığımı düşündüğünden daha iyi tanıyordum.

I knew Tom better than he thought I did.

Akademik dolandırıcılık, çoğu insanın düşündüğünden muhtemelen daha yaygındır.

Academic fraud is probably more common than most people think.

Tom anlaşmada kazanacağını düşündüğünden daha fazla para kazandı.

Tom made more money on that deal than he thought he would.

Tom Fansızca konuşmada senin olduğunu düşündüğünden daha iyi.

Tom is better at speaking French than you think he is.

Sanırım birçok insanın olduğunu düşündüğünden çok daha zenginsin.

I think you're a lot richer than most people think you are.

Tom'un şimdiye kadar antika arabasını satmayı düşündüğünden şüpheliyim.

- I doubt that Tom would ever consider selling his antique car.
- I doubt Tom would ever consider selling his antique car.

Tom'un şu ana kadar Irak'a gitmeyi düşündüğünden şüpheliyim.

- I doubt that Tom would ever consider going to Iraq.
- I doubt Tom would ever consider going to Iraq.

Tom muhtemelen senin onun olduğunu düşündüğünden daha yaşlı.

Tom is probably older than you think he is.

Tom, çoğu insanın olduğunu düşündüğünden çok daha zengin.

Tom is much richer than most people think he is.

Bunu yapmak süreceğini düşündüğünden çok daha uzun sürecek.

It'll take you a lot longer to do that than you think it will.

Fransızca öğrenme birçok insanın düşündüğünden daha fazla zaman alır.

Learning French takes longer than most people think.

Tom senin onun konuştuğunu düşündüğünden daha iyi Fransızca konuşabilir.

Tom can speak French better than you think he does.

Tom'un şu ana kadar karısını terk etmeyi düşündüğünden şüpheliyim.

- I doubt that Tom would ever consider leaving his wife.
- I doubt Tom would ever consider leaving his wife.

- Tom senin sandığından daha zengindir.
- Tom düşündüğünden daha zengin.

Tom is richer than you think.

Okyanuslar bilim adamlarının daha önce düşündüğünden daha hızlı ısınıyor.

The oceans are warming faster than scientists previously thought.

Onu yapmak senin onun olacağını düşündüğünden daha zor olabilir.

- It might be harder to do that than you think it'll be.
- It might be more difficult to do that than you think it'll be.

Tom çoğu insanın onun olduğunu düşündüğünden çok daha akıllıdır.

Tom is a lot smarter than most people think he is.

Yeni hastane yapmanın maliyeti onların olacağını düşündüğünden çok daha yüksekti.

The cost of building the new hospital was a lot higher than they thought it would be.

Bence Tom muhtemelen Fransızcada senin onun olduğunu düşündüğünden daha iyi.

- I think Tom is probably better at French than you think he is.
- I think that Tom is probably better at French than you think he is.

Tom gelecekte ona ihtiyacı olabileceğini düşündüğünden dolayı bir şey atmak istemedi.

- Tom did not want to throw anything away because he thought that he might need it in the future.
- Tom didn't want to throw anything away because he thought that he might need it in the future.

Tom'un onunla evlenmesi için şu ana kadar Mary'ye rica etmeyi düşündüğünden şüpheliyim.

- I doubt that Tom would ever consider asking Mary to marry him.
- I doubt Tom would ever consider asking Mary to marry him.

Tom, Mary'nin ne kadar para kazandığını bildiğini düşünüyor fakat Mary Tom'un onun kazandığını düşündüğünden çok daha fazla kazanıyor.

- Tom thinks he knows how much money Mary makes, but Mary makes quite a bit more than Tom thinks she does.
- Tom thinks that he knows how much money Mary makes, but Mary makes quite a bit more than Tom thinks she does.