Translation of "Cevaplamak" in English

Cevaplamak kolaydı.

It was easy to answer.

Soruyu cevaplamak kolaydır.

It is easy to answer the question.

Sorunu cevaplamak zordur.

Your question is hard to answer.

Soruyu cevaplamak zorundasın.

You've got to answer the question.

Soruyu cevaplamak çok zordu.

The question was too difficult to answer.

O, cevaplamak için isteksizdi.

He was reluctant to answer.

Bu soruyu cevaplamak zorundasın.

You have to answer this question.

Bu aramayı cevaplamak zorundayım.

- I have to take this call.
- I have to take this.

Onu cevaplamak zorunda değilsin.

You don't have to answer that.

O soruyu cevaplamak zor.

It's difficult to answer that question.

Bu soruları cevaplamak kolay.

These questions are easy to answer.

Sorunu cevaplamak çok zor.

Your question is very hard to answer.

Canım soruları cevaplamak istemiyor.

I don't feel like answering questions.

Onun sorusunu cevaplamak zordur.

Her question is hard to answer.

Onlar soruyu cevaplamak zorundalar.

They have to answer the question.

Cevaplamak için fazla karmaşık.

It's too complicated to answer.

Soruyu kim cevaplamak ister?

Who'd like to answer the question?

O soruyu cevaplamak istemedim.

I didn't want to answer that question.

Soruyu cevaplamak için senin sıran.

It's your turn to answer the question.

Tom o soruyu cevaplamak istemedi.

Tom didn't want to answer that question.

- Cevaplamak kolaydı.
- Cevap vermek kolaydı.

It was easy to answer.

Gerçekten onu cevaplamak zorunda mıyım?

Do I really have to answer that?

Önce son soruyu cevaplamak istiyorum.

I want to answer the last question first.

Sadece birinci soruyu cevaplamak zorundasınız.

You have only to answer the first question.

Tom Mary'nin mesajını cevaplamak istemiyor.

Tom doesn't want to answer Mary's message.

Tom bu soruları cevaplamak istemedi.

Tom didn't want to answer those questions.

Tıpkı bir arkadaş gibi cevaplamak için

to answer your child's questions,

Doğru cevaplamak için tek şansın var.

You have only one chance to answer correctly.

Tom bu soruları cevaplamak zorunda değil.

Tom doesn't have to answer these questions.

Soruyu cevaplamak sadece bir an sürecek.

It will only take a moment to answer the question.

Bu mektubu cevaplamak için zahmet etmeyin.

Don't bother to answer this letter.

Onun sorusu, cevaplamak için çok zordu.

Her question is very hard to answer.

Bu cevaplamak için karmaşık bir soru.

It's a complicated question to answer.

Onun sorularını cevaplamak için elimden geleni yaptım.

I did the best I could to answer her questions.

Onların sorusunu cevaplamak için elimden geleni yaptım.

I did the best I could to answer their questions.

Bütün sorularımı doğru olarak cevaplamak niyetinde misin?

Do you intend to answer all my questions truthfully?

O cevaplamak için çok zor bir soru.

That's a very difficult question to answer.

Bu cevaplamak için oldukça zor bir soru.

That's a pretty hard question to answer.

Tom hiçbir soruyu cevaplamak zorunda olmak istemedi.

Tom didn't want to have to answer any questions.

Tom Mary'nin sorusunu cevaplamak için hiçbir girişimde bulunmadı.

Tom made no attempt to answer Mary's question.

İstemiyorsanız Tom'un sorularından herhangi birini cevaplamak zorunda değilsiniz.

You don't have to answer any of Tom's questions if you don't want to.

Tom tüm sorularımı cevaplamak için zamanın olmadığını söyledi.

- Tom said that he didn't have time to answer all my questions.
- Tom said he didn't have time to answer all of my questions.
- Tom said he didn't have time to answer all my questions.

Tom sorularımın hepsini cevaplamak için zamanı olmadığını söyledi.

- Tom said that he didn't have time to answer all my questions.
- Tom said he didn't have time to answer all of my questions.
- Tom said that he didn't have time to answer all of my questions.

Tüm yapmanız gereken, burada oturmak ve doktorun sorularını cevaplamak.

All you have to do is sit down here and answer the doctor's questions.

Tom'un testteki tüm soruları cevaplamak için yeterli zamanı yoktu.

Tom didn't have enough time to answer all the questions on the test.

- O soruyu cevaplamak yıllar aldı.
- O soruyu yanıtlamak yıllar sürdü.

It took years to answer that question.

Tüm soruları cevaplamak için çok fazla zamanınız olduğu için gergin olmayın.

Don't get so nervous. There is plenty of time to answer all the questions.

- Bu soruya cevap vermenize gerek yok.
- Bu soruya cevap vermek zorunda değilsiniz.
- Bu soruyu cevaplamak zorunda değilsin.

- You don't have to answer this question.
- You do not have to answer this question.
- You don't need to answer this question.

- Bu soruları cevaplamak zorunda değilsin.
- Bu soruları yanıtlamak zorunda değilsiniz.
- Bu sorulara yanıt vermek zorunda değilsiniz.
- O soruları yanıtlamak zorunda değilsiniz.

You don't have to answer these questions.